Her şeye rağmen

Ligin boyu kısaldıkça heyecan da artarak devam ediyor. Artık kolay gol de yemeyen Çorum FK, kazanmayı alışkanlık haline getirdi ve geçen hafta şampiyonluğa biraz daha yaklaşıyor.

Şampiyonluk hedefiyle başlanan sezonun ilk yarısındaki Amed Sportif Faaliyetler, Esenler Erokspor ve Ankaraspor maçlarını içeren pakette “0 puan” çeken Çorum FK, yarışta ciddi bir yara aldı. Ancak, teknik direktör değişimi ile takımın başına Tahsin Tam’ın getirilmesinden sonra gerçek kimliğini bulup, önce farkı kapattı, sonra da liderlik koltuğuna bir daha bırakmamak üzere oturdu. Yani, Tahsin Tam’ın göreve getirilmesi Çorum FK adına sezonun en önemli kırılma anlarından biridir.

“0 puan” çekilen periyottaki rakiplerden Amedspor ve Ankaraspor’u deplasmanda, Erokspor’u da evinde evire çevire yenen Çorum FK, hem rövanşları aldı, hem de Amed ve Erokspor’u yarışta saf dışı bırakarak, zirvede Şanlıurfaspor ile yalnız kaldı. Yani, Çorum FK kaçıyor, Şanlıurfaspor kovalıyor. Görünen o ki, bu kovalamaca sezon sonuna kadar devam edecek. Şu da bir gerçek ki, Çorum FK çok bariz bir hata yapmadığı sürece, ipler elinde kalacak ve kupa Çorum’a gelecek. Urfaspor, bol gollü galibiyetlerle Çorum FK’yı panikletmek istiyor ama, Çorum FK da sağlam oyunu ve gol yememesiyle “Ben bu saatten sonra bırakmam” mesajını net şekilde veriyor. Zaten, kağıt üzerinde fikstür avantajının da Çorum FK’dan yana olduğunu görmek mümkün. Yeter ki, aynı hava, aynı birliktelik, aynı inanmışlık devam etsin.

Ankaraspor galibiyetiyle “yenilmezlik serisi” 12 maça çıktı. Tarsus maçına rekor için de çıkılacak. Tabii ki, rekor ikinci planda. Önemli olan her maçı final olarak değerlendirmek ve 1-0 da olsa kazanmak.

Artık, tünelin ucundaki ışık görünüyor. Çorum, tarihinde ilk kez 1.Lig’e bu kadar yakın. Ama, dışarıdan gelen birinin şehirde şampiyonlukla ilgili bir emare görmesi pek mümkün değil. Zaten, öyle bir hava da yok. Şampiyonluk havası sadece statta ve her ne kadar görmezden gelinse de, ailenin bir parçası olarak kabul görmese de basında var. Onun dışında, şehirde şampiyonluk havası yok. Ama olsun, her şeye rağmen bu takım şampiyon olacak ve hak ettiği 1.Lig’e yükselecek.

Ankaraspor maçında taraftarın takıma ilgisini, desteğini ve coşkusunu bir kez daha gördük. Artık deplasmanda bile binlerle ifade edilen taraftara oynuyor Çorum FK. Rüzgârı arkasına öyle bir aldı ki, kimsenin önünde durmasına imkân yok. Bu noktaya gelinmesinde Başkan Oğuzhan Yalçın ve kurmaylarının da çok büyük katkısı var. Teknik heyet ve futbolcular zaten üzerlerine düşeni yapıyorlar. Buraya, Sayın Muhsin Dere’yi de eklemek lazım. Her zaman, açıktan destek verdi, veriyor. Tüm engelleme girişimleri ve haksız eleştirilere rağmen, bıkmadan destekliyor. Muhsin Bey gibi Çorum’un birkaç bürokratı daha olsa, inanın her şey daha kolay olacak ama, maalesef yok işte. Onun da kıymetini bilelim.

***

Efelerimiz, rüya gibi bir sezon geçirdi. Grup aşamasını tek yenilgi ile tamamlayıp, Efeler Ligi’ne yükselme yolunda Play-Off maçlarına çıktılar. Bursa’da oynanan maçlarda final biletini kıl payı kaçırdılar. Dev bütçeli takımlara kök söktürdüler. Çorum FK için söylediklerim, Belediyespor için de geçerli. Maalesef onlara da gerekli maddi destek verilmedi. Nasıl ki Çorum FK için “şirket takımı” bahanesini bulunduysa, Belediyespor’a da “Koskoca belediyenin takımı” denip destek olunmadı. İddia ediyorum, destek verilseydi ve birkaç nokta transfer yapılsaydı, şu anda Efeler Ligi için de şafak sasıyor olacaktık.

Ben, kendi adıma, 1.Lig’de rüya gibi bir sezon geçiren Çorum Belediyesi Spor Kulübü Erkek Voleybol Takımı’nı ve başarının baş mimarlarından Başantrenör Yusuf Biçer Hoca’mı ve ekibini tebrik ediyorum. Yine, başarının baş mimarlarından Belediye Başkanı Sayın Halil İbrahim Aşgın, Kulüp Başkanı Sayın İsmail Yağbat ve Spor İşleri Müdürü Sayın Nadir Solak’a, Çorum’a böyle bir heyecan yaşattıkları için teşekkür ediyorum. Çok yaklaşıldı ama olmadı. Umarım, bir dahaki sefere Efeler Ligi hayalleri gerçek olur.