Çorum FK’nın Sakaryaspor karşısında aldığı 2-0’lık galibiyet, sezonun hikâyesinin daha iddialı yazılabileceğinin mesajını güçlü şekilde verdi. Sonuç net, oyun ikna edici, verilen mesaj ise güçlüydü.
Evet, Çorum FK kazandı. Ama bu maç, aynı zamanda “daha fazlası mümkün müydü?” sorusunu da beraberinde getirdi.
Sahadaki tabloya bakıldığında, bu karşılaşma rahatlıkla 4-0, hatta 5-0 bitebilirdi. İşte bu yüzden Sakaryaspor maçı, yalnızca 3 puanlık bir galibiyet değil; aynı zamanda takımın geldiği noktanın ve potansiyelinin açık bir göstergesiydi.
Hüseyin Eroğlu’nun göreve gelişinden sonra Çorum FK’da en net hissedilen değişim, düzen oldu. Ne oynadığını bilen, nerede duracağını kestiren ve birlikte hareket etmeye çalışan bir takım izledik. Bu, sezonun ilk bölümünde sıkça eleştirilen dağınık görüntünün önemli ölçüde geride kaldığını görüyoruz artık. Savunma hattında özellikle Attamah’ın sağ bekte verdiği güven dikkat çekiciydi. Hem bire bir savunmada hem de pozisyon alma konusunda hata yapmayan, oyunu doğru okuyan bir performans sergiledi. Bu tür istikrarlı oyunlar, sezonun ikinci yarısında teknik heyetin elini rahatlatacak unsurların başında geliyor.
Maçın kırılma anı ise erken gelen goldü. Böyle karşılaşmalarda ilk gol sadece skoru değil, oyunun psikolojisini de değiştirir. Sakaryaspor bu golle birlikte kontrolsüz hücumlara yöneldi. Bloklar arasındaki mesafe açıldı, savunma dengesi bozuldu. İşte tam bu anlar, şampiyonluk hedefi olan takımlar için altın değerindedir. Rakip oyundan düşmüşken, ikinci ve üçüncü golleri bulup maçı erken koparmak gerekir. Çorum FK bunu zaman zaman denedi ama son vuruş kalitesi ve karar verme süreçlerinde daha cesur olabilirdi.
Yusuf Erdoğan, bu maçta bir kez daha kalite farkını sahaya yansıtan isim oldu. Topla her buluştuğunda rakip savunmayı tedirgin eden, oyunun yönünü değiştiren bir etkisi vardı. Samudio ise hem hareketliliği hem de savunma arkasına yaptığı koşularla Sakaryaspor savunmasını sürekli zorladı. Bu iki ismin üretkenliği, Çorum FK’nın hücum potansiyelinin ne kadar yüksek olabileceğini gösterdi. Buna karşın Aleksic ve Eze’nin yakaladığı net fırsatları değerlendirememesi, farkın artmasını engelledi. Bu tip maçlarda bu fırsatlar gole çevrildiğinde, sadece maç kazanılmaz, rakiplere de güçlü bir mesaj verilir.
Daha zorlu maçlara sahne olacak ikinci yarı öncesinde bu galibiyetin ayrı bir önemi daha var. Üst sıralardan kopmamak, yarışın içinde kalmak ve devre arası transfer sürecine güçlü bir psikolojiyle girmek adına Sakaryaspor galibiyeti kritik bir eşik oldu. Yapılacak takviyelerle birlikte Çorum FK’nın oyunu daha da yukarı taşıması mümkün. Ancak bu potansiyelin sahaya tam olarak yansıması için, skor üstünlüğü yakalanan maçlarda acımasız olmak şart.
Çorum FK kazandı, hak etti ve umut verdi. Ama bu maç aynı zamanda şunu da gösterdi: Doğru anlarda doğru hamleler yapılırsa, bu takım sadece kazanmaz, fark da yapar. Sakaryaspor karşısındaki galibiyet, belki 3 puan olarak haneye yazıldı. Ama asıl kazanç, sahada görülen düzen, birliktelik ve yükselen oyundu. Bu çizgi korunursa, sezonun hikâyesi çok daha iddialı yazılabilir.