*** Anayasa Mahkemesi, resmi ilan ve reklamların dağıtımını yapan Basın İlan Kurumu’nun ilan ve reklam kesme cezası verme yetkisine ilişkin düzenlemeyi, hangi durumlarda ceza verilebileceğinin açık şekilde düzenlenmemiş olması gerekçesiyle iptal etti.

*** Yasa’nın 49. maddesinde öngörülen yaptırımın, resmi ilan ve reklam kesme cezası gerektiren fiillerin ve bu fiillere karşı öngörülen ceza miktarlarının en azından çerçevesini çizmediği, belirli bir açıklık ve kesinlikte olan bir kural niteliğini taşımadığı AYM kararında vurgulandı. Şimdi yeni yasal düzenleme gerekiyor.

*** İddia ediyorum; Türkiye’de “Basında Adalet” konusunu en fazla gündeme getiren ve adaletsizliklerden şikayet eden benim. Zira, meslekte 56. yılına girmiş kıdemli bir yerel gazeteci olarak, bunu bir “hak” olmanın ötesinde “görev” sayıyorum.

*** Basın İlan Kurumu yöneticilerinin, kurallara uyanla uymayan gazete veya internet haber sitelerini birbirinden ayırma, haklının hakkını teslim etme yönündeki çabaları, şimdiye kadar ne yazık ki yeterince etkili olamadı. Siyasi baskılarla, hatta bir takım meslek kuruluşlarının seslerini yükseltmeleriyle, haksızlar haklıların önüne geçti.

*** Anayasa Mahkemesi kararını, bu bakımdan “adalet” için yeni bir şans olarak görüyorum. Kuralları hiçe sayarak haksız menfaat sağlayanlara karşı sağlam yasal düzenlemeler yapılarak “yaptırımlar” belirlenirse, dışarıdan müdahaleler etkisini yitirir diye düşünüyorum. Tabii, birinci koşul, yasama organında “tam adaleti sağlayacak” yasal düzenleme yönünde bir iradenin ortaya konulması.

*** Buradan, başta Çorum Milletvekilleri olmak üzere parlamentodaki tüm temsilcilerimize “resmi ilan dağıtımında adalet” için açık çağrıda bulunurken, Basın İlan Kurumu’nun yeni Genel Müdürü Sayın Abdulkadir Çay’ı kutluyor, kendisinin bu konuda azami hassasiyeti göstereceğinden kuşku duymadığımı da belirtmek istiyorum.