AKP ve Erdoğan’ın, 20 yıla yaklaşan iktidar dönemini, hataları ve sevapları ile her gün dile getirdik.

Kimi zaman yerden yere vurduk…

Kimi zaman yine eleştirdik.

Yorulmadık, yine yüklendik.

Çünkü çok ama çok yanlışlar yapıldı.

Ammaaaa….

İktidarda olanları yanlışlarından dolayı eleştirmez isek, hatalarını dile getirmez isek gelecekteki muhalefet partilerinin önünü açamayız.

Şöyle bir düşününce, 20 yıl değil 1950 yılına, yani 71yıl öncesine gitmek zorunda kalabiliriz.

Ana muhalefet partisi CHP’nin tek başına iktidara gelemeyişinin 71. yıldönümüne kadar uzanmak gerekiyor.

Bir parti, eğer 71 yıldır tek başına iktidara gelememişse ve hala halkın en az yüzde 25-30 arasındaki oy oranında takılı kalmışsa, bu noktada düşünülecek çok şey var demektir.

Neden oyunu yükseltemiyor?

Nerede hata veya hatalar yapıyor?

Hataları hep CHP’nin başına geçen liderler mi yapıyor, yoksa kadrolar mı çok zayıf?

Ya da partinin ana yapısında mı bir arıza var?

Bu kez daha gerilere gitmek gerekir.

Önce Halk Fırkası, ardından Cumhuriyet Halk Fırkası adı konan CHP’nin 4 ilkesi belirlenir Atatürk ve arkadaşları tarafından.

1927’de Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik ilkeleri tanımlanır.

4 ilkelidir henüz CHP.

Tam 8 yıl sonra “Devletçilik ve devrimcilik” ilkeleri eklenir.

O günün ülke ve dünya koşulları dikkate alınınca herkese doğru gelebilir bu ilkeler.

Atatürk ve arkadaşlarının tek amacı tüm toplumsal kesimleri temsil etmek…

Ve “sınıfsız-imtiyazsız- kaynaşmış” bir millet yaratmayı temel esas almaktır.

O günün koşulları dikkate alındığında bu görüş kesinlikle tartışılamaz.

Ancak…

Dünyanın döndüğünü bilmelerine…

İnsanlar sayesinde dönüşümün yaşanabileceğine tahmin etmelerine rağmen o günün şartlarında “devrimcilik ve hatta devletçilik” ilkelerinin eskiyebileceği akla gelmemiş olabilir…

Hangi devrimcilik?

Demokrasilerde her ilke öylesine çabuk eskiyor ve eskileştiriliyor ki, bu hıza yetişmek en ileri demokrasilerde çok zor…

Hele Türkiye gibi demokrasiyi “hazmetmekte zorlanan”  ülkeler sınıfındaysanız.

Bazen batı ile doğu arasında zikzaklar yapılıyor ise bu bilin ki hazmetmekle ilgili bir şey…

Son 70 yıla bakın…

İktidara gelen muhafazakârların, geminin rotasını batı değil tamamen doğuya çevirmek istediklerini görürsünüz…

Dış dünyada en taze örnek Afganistan…

En son Afganistan-Taliban canlı yayınlarının bizlere çok şey hatırlatması gerekiyor…

Bu açıdan bakınca iktidara talip CHP’nin süratle toparlanması gerek.

“Nereden başlamalılar” derseniz, altı ok’tan derim.

Korkmamalılar “devletçilik” ilkesi düşerse CHP batmaz…

“Devrimcilik” şiarı ile de bir yere varılması zor…

Tüm ilkeleri tek tek ele almaları gerek ama önce son ikisinden başlanmalı…

“Millet aya, CHP hala yaya” sözü bile artık güldürmüyor kimseyi…

Eskimiş, raf ömrünü doldurmuş bazı “dogma”ların peşinden gitmeyi artık bırakın, tüm toplumsal kesimleri çatınız altında toplayacak yeni ilkelere yönelin.

.