*** Dünya çapında “entegre” barut fabrikası ile fişek ve kapsül fabrikalarının Sungurlu Organize Sanayi Bölgesi’ne kurulmasına başlandığı zaman, Çorumlular olarak büyük sevinç yaşamış, Sungurlu’nun, savunma sanayiinde “Türkiye’nin ikinci Kırıkkalesi” olacağını söylemiştik. Sanayileşmede bölgenin öncüsü olan Çorum’u, yalnızca merkeziyle değil, tüm ilçeleriyle birlikte bir bütün olarak gördüğümüzü de her vesileyle ifade etmeye çalışıyoruz.

*** Sungurlu’daki savunma sanayi yatırımları, en doğru, en verimli bir biçimde realize edildi ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaya başladı. Ardından, Gold Force Barut Fabrikası’nı kuran Ahlatcı Holding’in, Çorum Merkez İlçe’de, Samsun yolunda yeni oluşturulan OSB’yi hedef alan 2.3 milyar dolarlık “füze ve roket yakıtı” projesi, Çorum’un gündemine bomba gibi düştü.

*** Ne var ki, Çorum’un hızla sanayileşmeye başladığı dönemde, Başkent’te “Çorum da artık fazla ileri gitti” dercesine uygulamaya konulan “sinsi bürokratik yavaşlatmalar” bir kez daha sezilir hale geldi. Cumhurbaşkanlığı’nın, devletin tüm ilgili makamlarının iradelerinin üstünde, sanki gizli bir el, “Çorum’a ve ilçelerine bu kadar savunma sanayi yatırımı yeter” manevralarına başlamış gibi hissediliyor.

*** Meslekte 55. yılımı geride bırakmak üzereyim. Belgeselimi yapan Basın İlan Kurumu, “Ömrünü yaşadığı şehre adayan bir gazeteci” diyerek beni gerçekten duygulandıran bir kadirşinaslık örneği göstermişti. Hemşehrilerim de biliyorlar ki, öyleyim; bu şehre bir ömür adadım. Sanayileşmiş “Büyük Çorum” için çırpınıp duruyorum. Ciddi kuşkularım olmasa bu yazıyı da yazmazdım.

*** Kuşkularımı besleyen, edinebildiğim bilgileri buradan hemşehrilerimle paylaşacağım. Amacım, “havanda su dövmek” değil elbette, Çorum kamuoyunu ayağa kaldırmak! Daha doğrusu, Çorum’da gerçek manada bir “kamuoyu oluşturmak”. Çorum insanı, geçmişte çok daha duyarlı biçimde Çorum’un gündemi etrafında toplanabiliyordu. Son yıllarda bu özelliğimizi de büyük ölçüde kaybettik. Herkes, kendi ideolojik surları içinde farklı dünyasını yaşıyor.

*** Oysa, muhafazakârı, milliyetçisi, liberali, sosyal demokratı, demokratik sosyalisti ile tüm Çorumlular, Çorum’un yararı, çıkarı, gelecek vizyonu adına tek yürek, tek ses olabilmeliler. Zira, çocuklarımız, torunlarımız bizden daha kalkınmış, daha çağdaş, daha yaşanır bir Çorum bekliyorlar. Tarihe karşı sorumluluğumuz var. Çocuklarımıza, torunlarımıza borcumuz var.