Günden güne iş büyüdü. Hz. İbrahim Mısır vs. yerlere sürüldü. Ama mücadele devam eti. Nemrut mekandan münezzeh olan Hz. Allah’ı haşa öldürmek için özel yetiştirilmiş kartal veya doğanlardan kurulu bir gurup kuşlarla semaya yükseldi. Kuşların üstüne deyneklere et parçaları bağlamak sureti ile kartalların yükselmesini sağlıyordu. Nihayet bu da fayda etmedi. Tek kişiyi öldürmek için güçlü bir ordu ile Hz. İbrahim’in peşine düşen Nemrut, askerlerini Hz. İbrahim’in üzerine hücum emrini verdi.
Ulu Allah görünmeyen askerlerini yok etmek üzere milyonlarca sivrisineğini Nemrut’un askerinin üzerine saldı. Sivrisinekler Nemrut’un askerlerinin burnndan giriyor, beyinlerine yerleşiyor. Askerler bağıra bağıra can veriyorlardı. Onbinlerce asker sivrisineklerin hücumu ile can verdiler. Bu durumu acı bir şekilde seyreden Babil Kralı Nemrut, haşa ilahlık iddiasından vazgeçmiyordu.
Neticede hiçbir askeri öldürme şansı yakalayamayan bir topal sinek Nemrut’un peşine düştü. Savaş meydanından kaçan kral Nemrut Babil’deki muhkem sarayına sığındı. Topal aciz sinek de Nemrut’u takip etti. Nemrut sarayın bir odasına girdi, bütün hava deliklerini tıkattı. Odasının kapısının anahtar deliğini unuttu (Allah ona unutturdu). Topal sinek Nemrut’un saklandığı odanın anahtar deliğinden odanın içine girdi. Nemrut’un burun deliğinden girdi, beynine yerleşti. Vızır vızır beyninde hareket ettikçe Nemrut çılgına dönüyordu. Nemrut’u yelpaze ile havalandıran adamına bir tokmak verdiler. Nemrut bağırdıkça görevli yavaş yavaş tokmağı Nemrut’un başına usulca vuruyor, Nemrut ferahlıyordu. Neticede tokmakçı görevli usandı. Hızlı bir şekilde tokmağı Nemrut’un başına indirdi ve kafısını beynini dağıttı. Netice; ulu Allah cc. hazretleri ile savaşa yeltenen kafir Nemrut ne ibretli iştir ki, bir topal sineğin elinde can verdi ve Nemrut zulmünün cezasını acıklı ölümüyle çekti. İmansızlara acıklı, müminlere hikmetli ve ibretli olarak cehennemi ebediyyen boyladı. Müjdeler olsun ibret alana, yazıklar olmuştur inançsız inkarcılara.
Heyhat... insanoğlu taştan katı, pamuktan yumuşaktır. Ulu Allah’ım bizleri ulu kudretine sonsuz azametine inanan cehenneme uğramadan cennete koşan müminlerden eyle. Amin.
“Sizin başınıza gelen bütün kötülükler kendi ellerinizle yaptıklarınızın bir sonucudur. Daha bir çoğunu da ulu Allah cc. hazretleri bağışlıyor” (Şura 42-30, ayrıca Nisa 62, Kasas 28-47, Rum 30-41 ve Bakara 2-155. ayetler.
*
Zulüm: Şirk yahut küfürden sonra en büyük günahtır. İnanan zalim kesin tövbe ile dönüş yapar ve kul haklarını da öderse Allah dilerse bağışlayabilir. Bu da mutlak iman, makbul bir tövbeye bağlıdır.
Zulüm zalimin kendi eli ile kendi aşına kattığı zehir gibidir. Er geç sahibini, o zalimi zehirleyecektir. Bu yazıyı yazdığımız 16 Ocak 2024 Salı tarihi itibari ile Filistin halkı İsrail’in zalim yöneticilerinin, zavallı Filistinlilerin kanları ile elleri, gönülleri kararmıştır. PKK zulmü vatanı, milleti, devleti, dini, namusu, şerefi uğruna can veren aziz şehitlerimizin ailelerinin masum elleri bu zalimlerin emperyal katillerin daima yakasında olacaktır.
Er veya geç bu masumların ahı o zalimleri yakacaktır. Bu sonuç ulu Allah’ın mutlak iradesi olan kutsal ayetleri ile sabittir ki, bu yazı dizimizde bunların örneklerini sunuyorum.
Zulüm, veba veya kolera günümüzün bulaşıcı hastalığı olan pandemi gibidir. Kişiden başlar, kişileri, toplumu, hatta ulusları etkisi altına alır ki, zulüm de böyledir. Neticede suçlu da, suçsuz da, asi de, mazlum da yanar. Aziz şehitlerimizin ailesinin hatta milletimizin terörizmde rolü nedir. Çocukların, kadınların, masumların ne günahı vardı da, doğmadan çocuklar, hamileler, ihtiyar yaşlılar zalimin zulmünün ateşine odun oluyorlar? Zulüm ortadan kalkmadan dünyada asla huzur olmayacaktır. Bugün 3.5 milyonluk İsrail 7-8 milyarlık dünyaya kağ ağlatmaktadır.
(SÜRECEK)
