Akıl hastanesinde bir deli, meyhanede bir veli, mezhepte bir Bektaşi, dergâhta bir Mevlevi, Padişah’a karşı bir küfürbaz, Atatürk'ün sofrasında bir Diyojen, sokaklarda bir serseri, han odasında bir derbeder, pir yolunda talip, zor yolunda anarşist.

"Hiç'liğin Hükümdarı" Neyzen Tevfik, 139 yaşında...

Ruhun şad olsun büyük üstat.

Neyzen’in ustalığının ve hoş sohbetinin namını çok duyan Gazi kendisiyle görüşmek ister ve bu çağrıya çok sevinen Neyzen, paşamızın misafiri olur.

Sohbet muhabbet derken aralarında şöyle bir diyalog gelişir.

Ata, “Neyzen senin için iyi içer derler doğru mu? Neyzen, “Eh, içerim Paşam” Ata,

“Ne kadar içersin mesela, iki tane kiloluk içer misin?” “Neyzen, içerim Paşam”

Bunun üzerine Atatürk görevliye seslenir ve iki büyük rakı getirtir. Rakılar gelince Neyzen görevliye seslenip bir kâse, bir kaşık, bir de ekmek ister. Görevliler şaşkınlık içinde Neyzen’e bakarken, Atatürk, bakışlarıyla onaylar ve Neyzen’in istedikleri gelir. Atatürk Neyzen’in istedikleriyle ne yapacağını merak ederken Neyzen bir büyük rakıyı açar kâseye boşaltır ekmeği ufak ufak doğrar ve başlar kaşıklamaya.

Atatürk gözleri faltaşı olmuş bir halde izlerken, Neyzen kasedeki rakı azaldıkça doldurmaya devam edip ekmeğini bitirir.

“Karnım doydu Paşam şimdi içmeye başlayabilirim.” der.

Bunun üzerine Atatürk gülerek, pes vallahi, ben pes ediyorum Neyzen, diyerek kendisinden Ney üflemesini rica eder. Uzatmayayım, Neyzen ve Atatürk bol bol muhabbetli birkaç saat geçirirler ve sonunda Atatürk Neyzen’e teşekkür ederek

“Var mı benden bir isteğin?” diye sorar. Neyzen de cevap olarak “Sağlığınız” paşam der ve elini öpüp çıkar.  Daha sonra Atatürk’le ne konuştuğunu merak eden abisine olayı anlatan Neyzen’e şaşıran abisi, “Ulan yatacak yerin yok, Atatürk ne istersin diye sorduğunda bir ev isteseydin ya!” der.

Neyzen’in verdiği cevap, bugün yaşadığı yeri unutup, yatıp kalkıp Atatürk’e küfreden şuursuzlar içindir biraz da.

“O ZATEN HEPİMİZE BİR EV VERDİ YA!”

*

HAYATIN İÇİNDEN

1-Koskoca ülkem Araplar için darphane, Bulgarlar için AVM, Suriye’liler için doğumhane, bizim içinde tımarhane oldu! (Celal Şengör)

2-Son dakika!! Japon istihbaratı komple Türkiye’ye yerleşmiş. Nasıl fabrikasız otomobil yapıyorlar diye araştırıyorlarmış.

3-Bazen bir söz, bir bakış, bir şiir, bir şarkı, bir nağme her şeyi değiştirir, dünyaya bakış açımızı başkalaştırır. Dostlardan duyduğumuz günaydın, merhaba, teşekkür ederim, bugün çok güzelsiniz, farklı bir enerjiniz var sözleri moralinizi düzeltir. Hiciv mizah ve fıkralar da ruhunuza iyi gelir.

4-Bir bekar bir kadına çiçek getirdiği zaman ona söylemek istediği bir şey var demektir. Bir koca karısına çiçek getirdiği zaman ise ona söylemek istemediği bir şey var demektir.

5-Kadın kocasını daha az sevmeli fakat daha çok anlamalı. Erkek karısını daha çok sevmeli fakat anlamaya çalışmamalıdır. (Oscar Wilde)

6-Türk ol, Kürt ol, Laz ol, Çerkez ol, ne olursan ol, vatan haini olma.

7-Yaşama hakkının son kullanma tarihi yoktur.

8-Aslında ben seni olduğun gibi kabul ederim de, sen olmamışsın sıkıntı orda.

9-Kadın doktora sorar, “Kocam uykusunda sürekli konuşuyor, iyileşmesi için ona ne verebilirim?” Doktor, “Kocan uyanıkken ona konuşması için fırsat ver.”

10-Akıllı kadın kocasına kral muamelesi yapar, kendisi de kraliçe olur. Aptal kadın kocasına köle muamelesi yapar, kendisi de kölenin karısı olur.

11-Zenginler fakirlere Tanrı’dan başka bir şey bırakmadılar. (Nietzsche)

12-Memleketimizin TV kültürü, sabah kaybolanı bul, öğlen evlendir, akşam haberlerinde öldür.

Çok eskiden yazdığım bir dörtlüğümle sizlere veda ediyorum.

Sen seni bilirsen varsın bu alemde,

Başkaları da var, anlarsın bu alemde,

Bizlerle onlarla hayatı paylaşırsan,

Sevdikçe yücelir, yaşarsın bu alemde…(Mehmet Özata)

19 Nisan 2023