Bayram, yeni yıl, doğum günü, evlilik yıldönümü ya da diğer özel gün kutlamaları, kimilerine göre “tüketim çılgınlığı”…Son dönemde “küreselleşme” adı verilen neo-liberalizmin insanlara psikolojik dayatması…

Elbette emperyalizm ya da vahşi kapitalizm adına söylenebilecek çok şey var, ama, insanların çeşitli vesilelerle birbirlerine hediyeler almaları, onların özel günlerinde mutluluklarını paylaşmaları, tüketim savurganlığının herhalde en masumu.

Tabii bize göre.

Çünkü, olaya “tüketim çılgınlığı” olarak bakanlara da saygı duyarız.

*

Her şeyden önce insan “makina” değil. Duyguları, arzuları, beklentileri olan, sevinen-coşan, üzülen-acı çeken bir canlı.

Özellikle sevgi, insanın hava gibi, su gibi, gıda gibi en yaşamsal ihtiyacı. Sevme-sevilme arzusu, denilebilir ki “temel içgüdü”.

Demiyoruz ki, sevdiğimiz insanlara, anne-babamıza, eşimize, çocuklarımıza, yakınlarımıza ve dostlarımıza sevgimizi gösterebilmek için gücümüzü aşan hediyeler almaya kalkışalım…

Sevgimizi, bir güzel sözle de, içten gülen gözlerimizle de, bir küçücük jestle de gösterebiliriz. Ya da olanaklarımız ölçüsünde bir hediye ile de…

Onun için, özel gün kutlamalarına, belirli kalıplar ya da klişeler üzerinden yaklaşmıyoruz.

Çok sade bir anlatımla, sevginin, saygının dışa vurumundan ibaret sayıyoruz bunu.

*

Gazete olarak, 14 Şubat Sevgililer Günü’ne de böylesine sevgi çiçekleriyle çerçevelenmiş bir pencereden baktığımız için, 14 Şubat’ın içinde yer aldığı haftayı yıllardır “Toplumsal Sevgi Haftası” olarak kutluyoruz.

14 Şubat sevgilerin paylaşıldığı, yeniden canlandırıldığı ve güzelliklerin hatırlandığı bir gün ise, bu hafta da, toplumca insan sevgisinin kutsandığı bir hafta olsun istiyoruz.

10 Şubat Pazartesi günü 5. Toplumsal Sevgi Haftası’nı kutlamaya başlayacağız ve hafta boyunca barışı, kardeşliği, sevgiyi, saygıyı dilden düşürmemeye çalışacağız.

Türkiye olarak da, Çorum olarak da sıkıntılı bir süreçten geçerken, sevgiye o kadar çok ihtiyacımız var ki…

Tüm okurlarımızın ve tüm hemşehrilerimizin 5. Toplumsal Sevgi Haftası’nda, incelik, iyilik ve güzelliklerle dopdolu bir dünya düşümüze ortak olmalarını bekliyoruz.