Geçenlerde eski yazılarımı karıştırırken, aradan geçen onca yıla rağmen günümüzde yeniden çok güncel hale gelen ve toplumun sinir yapısını günlerce kaşıyıp duran bir konu ile ilgili yazım gözüme ilişti. Hani şu salatasına altın serpip de yiyen ve herkese de bu konuda akıldânelik yapmaya kalkan kızımızın durumu. Atalarımız boşuna “Tavuk kaz kadar yumurtlayayım derken kıçını yırtmış.” dememişler, o hesap.

Altın içeren yiyecekler konusu toplum tarafından yeni öğrenildi ama olay bayağı eski bir yapılanmaya dayanıyor. İsterseniz günümüzden tam 16 yıl önce 04.03.2008 tarihinde ve www.iskilipliyiz.com internet sitesinde yayımlanmış yazımı aynen aktarıp işin ilk başlangıç öyküsünü birlikte okuyalım.

ALTIN YİYEN TOPLUM

Siz hiç yemeğine tuz ya da biber yerine altın serpen insanlar olduğunu, üstelik de bunların Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşadığını düşünebiliyor musunuz?

Düşünün düşünün, çünkü söylediklerim aynen doğru. İsterseniz önce haberi okuyalım.    

“Yenilebilir altın tozlu çikolatalar Avrupa ve Amerika'dan sonra şimdi de Türkiye'de satışa sunuldu. İSTES firması tarafından ithal edilen 24 ayar altınla kaplı çikolatalar büyük ilgi görüyor.

Bugün gazetesinin haberine göre firmanın sahibi Bülent Kavaklı altın yemenin sağlık açısından bir sakıncası olmadığını söylüyor. Kavaklı, ‘İsviçre Sağlık Bakanlığı'ndan aldığımız sağlık belgesini isteyen müşterilere gösteriyoruz. Altın, antioksidan özelliği ile toksinleri atmaya yardımcı oluyor. Japon bilim adamları da altının hücreleri yenilediğini söylüyor’ dedi.

ÇORBANA TUZ GİBİ ALTIN SERP (Rakamlar 2008 yılına aittir.)

Altın tozlu çikolataların fiyatı da altın gibi ağır. İkili kutuda 85, 8′li kutuda 249 YTL'ye satılan çikolataların ambalajı da altın olursa fiyat artıyor. Altın paralı ambalajda satılan ikili çikolatanın fiyatı 489, 8′linin ise 649 YTL. Firma Müdürü Bülent Kavaklı en fazla rağbet gören ürünlerinin altın lolipop olduğunu söylüyor. Kalp şeklinde olan ve üzeri yenilebilir altınla kaplanmış olan lolipopun satış fiyatı ise 60 YTL. Üzerinde 24 ayar altın tozu bulunan çilek tadındaki bu lolipoptan 100 tane satın almak isteyen müşteriler ise 5 bin 750 YTL ödüyorlar. Kavaklı ‘Lüks tutkunları için bir de tuzluk, karabiberlik gibi sofralar için altın tozu ürettik. İsteyen yemeğine ekebiliyor’ dedi.”

Haberi okuyunca aklıma Necip Fazıl Kısakürek’in "Destan" şiirindeki üç dize geldi.

"Allah'ın on pulunu bekleye dursun on kul,

Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul,

Kurt yapmaz bu taksimi, kuzulara şah olsa."

Nüfusunun %99’unu Müslüman bildiğimiz bir ülkede yaşanan rezalete bakın. Aynı nüfusun aç gezen %12’lik bölümü (DİE) yukarıdaki haberi okusa ne düşünürdü acaba? Ya da şükür ki %12’lik dilimde olmayan bizler ne düşünüyoruz? Daha da korkuncu, nereye doğru gidiyoruz?

Bu hissizlikle cemiyet yaşar derlerse pek yanlış

Bir ümmet göster, ölmüş maneviyatıyla sağ kalmış?

M. Akif ERSOY

Siz de en az benim kadar öfkelendiniz değil mi? Hatta içinizden “Asmalı bunları.” diyenleriniz, ya da okkalıca küfredenleriniz bile olmuştur. Böyle düşünenlere de, küfredenlere de saygım sonsuz. Hem ne söylemiş ozanımız (onaylamasak bile):

Küfür yürek soğutur,

Küfür halis yelpaze.

Tuz, biber, rakı, tütün ne ise

Küfür de odur.

Küfürsüz yaşamak zor,

Kan çıkardı adım başında kan.

Yirmi dört saat müddetle insan,

İyi ki küfredebiliyor.

Nüzhet Erman

Eskilerin “darbı mesel” dedikleri bir olayla bağlamak istiyorum sözü. Hazır yeri gelmişken hem de:

Osmanlı padişahlarından Orhan Gazi, Ramazan ayı içinde zekâtını vermek istemiş ve bu amaçla görevlendirdiği kişilerden, ülke topraklarını dolaşmalarını ve zekât vermeye uygun kişileri bulmalarını emretmiş. Bir süre sonra dönen görevliler, Orhan Gazi’nin zekâtını verebileceği hiç kimseyi bulamadıklarını, çünkü Orhan Gazi’nin mal olarak nesi varsa, herkesin de en az onun kadarına sahip olduğunu bildirmişler.

Devlet başkanıyla aynı mala-mülke ve gelire sahip bir millet düşünebiliyor musunuz? İşte Osmanlı’nın küçük bir beylik iken, koca bir imparatorluk haline gelmesinin kerameti burada yatıyor.

Başka söze gerek var mı? 

DÜŞÜNEN SÖZLER:

·      O kadar cahilsiniz ki, dinimiz var diye ahlaka ihtiyaç kalmadığını sanıyorsunuz. N. TESLA

·      Güzel ahlak kurallarımız vardır ama bunlar uygulamak için değil, lafını etmek içindir. Hareketlerimiz, sözlerimizi yalanlar. Çünkü henüz adam değiliz. EPİCTETOS

·      Çok süslenenlere bakın, hepsi de gizlenmek istiyordur. Aristo

·      Kanatları altınla kaplı kuş uçamaz. TAGORE

·      Elbiselerini kendilerinin en önemli kısmı yapanlar, elbiselerinden daha değerli olamazlar. W. HAZLİTT

·      Zenginlik gübredir. Yalnızca saçıldığında yararlı olur. Çin Atasözü

·      Ben ölünce bir elimi tabutumun dışına atın. İnsanlar görsünler ki padişah olan Süleyman bile bu dünyadan eli boş gitmiştir. K. S. Süleyman

·      Bir ülkede akıl ve sanattan çok servete değer verilirse; bilinmelidir ki orada keseler şişmiş, kafalar boşalmıştır. F. Hölderlin