Türkiye’de sendikal mücadelenin sadece ücretten ve kazanımdan ibaret olmadığını gösterdiklerini belirten Sağlık-Sen Şube Başkanı Saatcı, hak mücadelesinde hak yoldan ayrılmadan sürdürülen kutlu yolculukta en büyük güç ve desteği başta teşkilat olmak üzere bütün sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarından aldıklarını vurguladı. Sağlık-Sen’in, Hak yolunda Hakk’tan ve üyelerinden aldığı güçle haksızlıklara karşı yürütülen mücadele olduğunu belirten Saatcı, “Sağlık-Sen, karanlığa karşı yakılan bir mum, tutulan bir fener demektir. Sağlık-Sen bir sevda demektir. Sağlık-Sen büyük bir aile demektir. Bu ailenin kurulması, büyümesi ve bugünlere gelmesine kadar emeği geçen sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına, bütün genel başkanlarımıza, genel merkez yöneticilerimize, şube başkan ve yardımcılarına, temsilcilerimize ve üyelerimize gönülden şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. Terörün dilini kuşananlara inat vatan dediklerini belirten Ahmet Saatcı, çukur kazanlara karşı korkusuz Mehmetçiğin,15 Temmuz’da üzerimize mermiler yağarken kahraman gazilerin, El Bab ve Afrin’de sınır ötesinde destan yazan askerlerin yanında olduklarını ve yaralarını sardıklarını anlattı. “Vatan, millet ve devlet var olsun, bayrak dalgalansın, ezan dinmesin” diyerek eşlerinden, dostlarından ve evlatlarından helallik alarak cephelere koştuklarını söyleyen Saatcı, “Yıpranma payının tüm sağlık çalışanlarına verilmesini engelleyen, geciktiren bürokratlara sesleniyoruz: Verin istifanızı gidin, sağlık çalışanlarının hakkı olan yıpranma payının önünde set olmaktan beri durun. Döner sermaye sisteminde yaşanan adaletsizliğe ise bir an önce son verilmeli, çalışan barışını sağlayan ve daha adaletli bir döner sermaye sistemi için çalışanların mutlu olmadığı performans sistemi yeniden düzenlenmeli. Sağlık çalışanlarının memnuniyeti artırılmalı ve daha iyi çalışma şartları oluşturulmalıdır” diye konuştu. (Bülent USLU)