Geçtiğimiz günlerde Kadeş Barış Meydanı içerisinde bulunan Emin Kitap Kırtasiye Kafe’de gerçekleştirilen imza günü ve söyleşide Nacmi Karkın “Şapinuva Güzellemesi” adlı şiir kitabını da tanıtarak imzaladı. Arinna Kültür Sanat Topluluğu olarak kuruldukları günden bugüne çok güzel etkinliklere imza atarak ilimizin kültür sanat hayatına katkı sağladıklarını belirten Mehmet Öztürk, pandemi döneminde duran etkinliklere yeniden başladıklarını, ilk etkinliği ise “Şapinuva Güzellemesi” adlı şiir kitabı olan Akademisyen Şair Yazar Necmi Karkın’ı Çorum’da ağırlamaktan mutluluk duyduklarını açıkladı. Topluluğu kurarken adını “Arinna” vermelerinin sebebinin Hititler’de kadının ikinci sınıf görülmemesi olduğunu belirten Öztürk, sanatın birleştirici gücünü tüm topluma yaymayı hedeflediklerini vurguladı. Etkinlikte daha sonra özgeçmişi okunan Akademisyen Yazar Necmi Karkın bu coğrafyanın ve ilimizin kültür ve sanat adına önemli değerler ürettiğini, tarihi ile birlikte bir çok kişiye ilham kaynağı olduğunu açıkladı. Necmi Karkın konuşmasında, “Hepimiz kültürün birer yansımasıyız. Bensizin adınıza bir şeyler yazdım ama sizde burada yaşayarak bir şeyler üşünmeye devam ediyorsunuz. Bizim yolumuz Arinna, Hititler ve Anadolu’dan geçiyor malzeme çok. Biz böyle bir coğrafyada aşksız, törensiz, şiirsiz yaşayamayız. Bu topraklar yüzyıllardır böyle şeyler üretiyor. Coğrafya kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına gerçekten tarihsel ve kültürel anlamda önemlidir. Biz bu coğrafyada yaşıyoruz. Sadece beslenelim ve üreyelim diye değil. Bu coğrafya tarihiyle bize yük getiren bir coğafyadır” dedi. “Şapinuva Güzellemesi” kitabının üçüncü baskısının hazırlandığına dikkat çeken Necmi Karkın, “Biz bu kitabı yazdık şuraya koyalım diye yazmadık. Eğer imgelerimize güveniyosak ve gerçekten o imgeler hepimizi besliyor. Şiirden, türküden ağıtlardan vazgeçmişsek oturmamız lazımdı ama coğrafyamız buna izin vermiyor. Coğrafya kaderdir dedikleri gibi nereye giderseniz bir taş, nereye giderseniz bir ahşabın kokusu, nereye giderseniz dağlardan esen bir rüzgar var. Bizi dertlendiriyor, içselleştiriyor. Ben bir çok kentte bulundum.O kentin yalnızlığı, yabancılaşma, o kentin tarihi, coğrafyası bizim kimliksel ve kültürel açıdan bir sürü yazgımızın ortak yansıması aslında. Bu topraklarda biraz iddialı olmamız gerekiyor. Her şeyden önce kültürü üreten geliştiren bizleriz. Biz imge olarak yüzyıllardır süregelen bir şeyin devamıyız” açıklamalarında bulundu. “MELANKOLİ, SEVDA, AŞK BİTİYOR MEKANİKLEŞİYOR” Necmi Karkın, “Sadece içinde bulunduğumuz coğrafyayı yaşaya yaşaya bazı şeyleri göremiyoruz ya diyorum ki her gün mutlaka bir başka gözle bakmamız lazım. Sabah uyandığımızda ben bir akademisyen olarak uyanmayımda bazen bir şair olarak uyanıyım bazen bir sosyolog olarak uyanıyım. Bazen bir tarihçi, bazen bir marangoz olarak uyanıyım. Çünkü bir yerden baktığımızda orayla ilgili şeyler yaşayabiliyorsunuz. Yani tıkanma noktasına gelebiliyorsunuz. Daha yazılmamış bir çok şey var. Sorun şu ki duygusal melankoli, sevda, aşk maalesef bitiyor mekanikleşiyor. Telefonun içerisinde kendini arayan bir topluma doğru gidiyoruz. Oysa ki yapılan savaşlar sonrası yazılan destanlar var. Bu kadar şair var. Mesela Çorum güzelleme dediğimiz şeyin nedeni budur. Çorum yüz, yüzelli yıldır şair üreten bir kent. Çok eski yüzyıllardan devam eden şair geleneğine sahip. Bu bağlamda baktığımızda Çorum’a gelip Çorum’da sanatsal çalışmalarını yapmış aslında bu kitap sadece bir şiir kitabı değil. Çorum tarihiyle iç içe geçen bir melankoliye sahip aslında. Bedri Rahmi Eyyüboğlu gelmiş, Fakir Baykurt gelmiş yine ünlü şair, yazar Sait Maden buralıdır. Çorum kültür şehridir” şeklinde konuştu. “ÇORUM’DA MELANKOLİK BİR GİZEM VAR” “Çorum’da melankolik bir gizem var” diyen Necmi Karkın, “Bu gizem hepimizi aşan bir duygu. Güncel yaşamda caddede geçen şeylerden bahsetmiyorum ben.Hepimizin içinde olan gizemli bir melankoli var aslında. Bunu yaşayıp farkına vardıktan sonra Çorum’un kültürel bir şehir olması ve bu anlamda sevilmesi sanattan beslenilen bir kent olması önemli. Bence bir heykeltraş veya ressama da şairede kaynaklık edecek her şey burada fazlasıyla var. Ben çevremde Türkiye’de bütün insanları Çorum’a yönlendiriyorum. Gidin tarihi yerinde görün yaşayın, mutlaka el izi görürsünüz o taşın üzerinde. Belki birisinin aldığı o soluk, bir medeniyetin nefesinin izi bize kalır böyle olunca biz de etkileniriz. Doğal olarak yapılması gereken bi çok şey var” ifadelerine yer verdi. Necmi Karkın söyleşi sonrası “Şapinuva Güzellemesi” adlı Çorum’dan imgeler taşıyan şiir kitabını imzaladı. (Volkan SINAYUÇ)