Kazım Paşa bürosuna dönerek bana bunları anlattı.

-Çok güzel, dedim ve kapıların iyi kapalı olup olmadığına baktım:

-Yalnızız! dedi.

-Onlar ne istiyorlarsa olabilecek en fazlasını da ekleyerek bir yönerge kaleme alınız, yalnız, bir iki noktayı ben not ettireyim!

-Peki dedi. Benim önem verdiğim, yetki konusuydu. Mümkün olduğu kadar Anadolu'nun her tarafına emirler verebilmeliydim. İstediğim bir madde, Samsun'dan başlayarak bütün Doğu illerinde bulunan kuvvetlerin kumandanı olmak ve bu kuvvetlerin bulunduğu illerin valilerine doğrudan doğruya emir verebilmekti. Bir başka madde, bu bölge ile herhangi bir ilişkide bulunan askeri ve idari makamlara yazılı bildirdirimlerde bulunabilmeleri. Kazım Paşa'ya dedim ki:

-Onların arzularını bir araya topla. Fakat, sonuna bu iki maddeyi ekle! Kazım Paşa yüzüme baktı;

-Bir şey mi yapacaksın?

-Kulağını bana doğru uzat, dedim... Evet, Bir şey yapacağım. Bu maddeler olsa da olmasa da yapacağım! Kazım Paşa güldü:

-Görevimizdir, çalışacağız! Dediğim gibi yazdığı yönergeyi okudu. Sonra beni bırakarak, taslağı Harbiye Nazırı'na göstermek üzere odadan çıktı. Bilmem ne geçti, bu kadar az zamanda ne geçebilir, fakat Kazım Paşa'nın söylediğine göre Sadrazam Paşa yönergeyi imzalamayacakmış. Şakir Paşa da imza koymaktan çekinmiş, ancak bu rahmetli de vicdanı bir seziş olması lazım ki,

-İmza edemem! sözünden sonra:

-Mühürümü basarım! demiş.

-Mühürünü basıyor mu? dedim.

-Evet, hatta bana mühürünü verdi ve bas dedi!

-O halde yönergeye Mustafa Kemal Paşa gerek gördükçe doğrudan doğruya Sadrazam Paşa ile iletişime geçer, koşulunu da ekleyelim.

-Çok iyi, ama Şakir Paşa'ya okuduğum taslakta bu madde yoktu. Buna rağmen Kazım Paşa bu maddeyi de ekledi. Yönerge beyaza çekildi. Şakir Paşa'nın makam mühürü basıldı, iki örnekti, birini cebime koydum, ötekini de Kazım Paşa'ya vererek:

-Sen de bunu dosyamda saklarsın! dedim. Şakacı bir gülüşle:

-Paşam, beni torbaya mı sokuyorsun? dedi.

-Hayır, hayır, sana şimdi yalnız teşekkür ediyorum. Bir gün bunu hatırlarız!

Yönergeyi aynen sunuyorum;

9. Ordu Kıtaları Müfettişliği'ne ait görev yalnız askeri değil, müfettişliğin geçerli olduğu bölge içinde aynı zamanda da mülkidir.

1-Bu ortak görevler şunlardır.

a) Bölgede iç güvenliğin sağlanması ve sürekliliği ve bu güvenliği engelleyen nedenlerin saptanması.

b) Bölgede ötede beride dağınık durumda varlığından söz edilen silah ve cephanenin bir an önce toplattırılarak, uygun depolara toplanması ve koruma altına alınması.

c) Çeşitli bölgelerde birtakım oluşumların kurulduğunu ve bunların asker topladıkları ve gayri resmi bir şekilde ordunun bunları koruduğu iddia edilmektedir. Böyle bir durum varsa kesinlikle engellenmesi ve bu oluşumların kapatılması.

2- Bunun için:

a) İki fırkalı olan 3. ve dört fırkalı olan 15. kolordular müfettişlik emrine verilmiştir. Bu kolordular hareket ve güvenlik konularında doğrudan doğruya müfettişlikle ve günlük işlemleri ve özlük işleri gibi konuları ise eskisi gibi Dahiliye Nezaretiyle yürüteceklerdir. Tümen veya bölge mıntıka kumandanlığı veya özel bir göreve atanacak subayların atanması veya değiştirilmesi, müfettişliğin onay ve isteğiyle olacaktır. Bununla birlikte diğer konularda da zorunluluk ve çıkarlar gereği müfettişliğin verdiği talimatı kolordu kumandanlıkları aynen uygulayacaklardır. Özellikle durumun sağlamlığı önemlidir. Bu konudaki inceleme ve çalışmaların halka da yayılması gereklidir.

b) Müfettişlik bölgesi, Trabzon, Erzurum, Sivas, Van illeriyle Erzincan ve Canik bağımsız sancaklarını kapsamaktadır. Bu nedenle müfettişliğin yukarıda belirtilen görevleri yerine getirebilmesi için vereceği tüm talimatları bölgedeki valiler sancak başkanları doğrudan doğruya yerine getireceklerdir.

3- Müfettişlik sınırına komşu il ve sancaklar (Diyarbekir, Bitlis, Mamuretülaziz, Ankara, Kastamonu illeri) ile kolordu kumandanlıkları da müfettişliğin görevini yerine getirmesi sırasında ortaya çıkabilecek başvurularını dikkate alacaklardır.

4- Müfettişlik askeri konularda Harbiye Nezareti'ne bağlı olmakla birlikte diğer konularla ilgili makamlarla iletişimi yürütecek, aynı zamanda Harbiye Nezareti'ne de bilgi verecektir.

Harbiye Nazırı Mehmet Şakir bin Numan Tahir.