Bayraktar, Pınarcık Köyü’nde Ali Yarbaşı’ya ait ceviz, elma ve armut bahçesinde dondan etkilenen ağaçları inceledi, çiftçilerin sorunlarını dinledi.
Burada gazetecilere açıklama yapan Bayraktar, geçen ay yaşanan zirai donun birçok kentte etkili olduğunu, kuraklık ve aşırı yağışların tarımsal üretime ciddi zarar verdiğini söyledi.
TARİHİN EN BÜYÜK AFETİ
Hem tarımsal üretim alanlarının hem de çiftçilerin bu durumdan fevkalade olumsuz etkilendiğini dile getiren Bayraktar, 26 vilayeti gezdiğini, Çorum’un 27. Vilayet olduğunu belirterek, “Türkiye'nin tabii her tarafında yaşadığımız bu büyük afeti imkanı buldum. Bu yaşadığımız en büyük afet diyebiliriz. Ben bu yaşa geldim böyle büyük bir afet görmedim. Yani tarihin en büyük afetini yaşıyoruz ve bu afeti üzülerek ifade ediyorum 65 ilimizde yaşıyoruz. Yani sadece don olayında yaşayamıyoruz. Geçen hafta ben Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde idim. Orada da ciddi bir kuraklık var. Hububat alanlarını etkilemiş ve çiftimizi mağdur etmiş durumda.” dedi.
Bayraktar, Türkiye’de mevsimsel kaymaların devam edeceğini belirterek, bunun tedbirlerinin hep birlikte alınması gerektiğini vurguladı.
ÇORUM’DA ZARAR YÜZDE 100
Çorum'da ceviz bahçesi, armut bahçesi, elma bahçesi ve diğer birçok meyve de yüzde 100’ler mertebesinde zarar olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti: "Burası da bir don felaketiyle karşı karşıya kalmış durumda. Öyle yerler var bakın burada da gördük dallar kurumuş, meyve ağaçlarının gövdeleri zarar görmüş. Bu şu demektir önümüzdeki yıllarda bu ağaçlar meyve tutumu yapmayacak demektir birkaç sene. Belki iyi bakım yapmamız kaydıyla, iyi bakarsak bazı bahçeleri kurtarmamız mümkün olabilir. İşte bu manada afetin de büyüklüğünü dikkate alarak üreticilerimizin bazı talepleri var bu taleplerin yerine gelmesi lazım.”
ÇİFTÇİ MADDİ DESTEK BEKLİYOR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la iki kez görüştüğünü ve sahada karşılaştıklarını ve çiftçilerin sorunlarını anlattıklarını bildiren Bayraktar, şöyle devam etti: “Üreticilerimiz haklı olarak bir maddi destek istiyorlar. Çünkü bakın bu bahçelere önümüzdeki yıl girebilmeleri için bu bahçelere bakım yapabilmeleri için maddi desteğe ihtiyacı var. Tarım Bakanlığı bu manada bir çalışma yapıyor. Çiftçilerimiz için bugüne kadar yapılan maliyetlerle masraflar ile alakalı bir nakit yardımı düşünülüyor. Ayrıca çiftçi borçlanarak üretim yapıyor. Dolayısıyla bu sene bu ürünlerden para kazanamayacağı için borçları da ödeyemeyecek. Yani bu borçların muhakkak surette yapılandırılmasını istiyoruz.”
Tarım Sigortaları (TARSİM) ile ilgili şikayetlerin bir an önce giderilmesi gerektiğinin altını çizen Bayraktar, “TARSİM’i alanlarda adil bir şekilde hakkaniyetli bir şekilde tespit yapmasını istiyor çiftçimiz. TARSİM alanların beşte birinde ve çiftçimizin üçte birinde TARSİM var. Bu yeterli değil bunu arttırmamız lazım.”
TÜRKİYE’NİN FEDAKAR ÜRETİCİLERİ
Bugün sofralarımızda 3 öğün yiyecek varsa bunun Türkiye’nin fedakar üreticileri sayesinde olduğunu savunan Bayraktar, “Yarın sofralarımızda bir şeyler eksik olduğunda ahlar vahlar para etmez. Türkiye kuraklık yaşayacak çiftçimizin daha çok suya ihtiyacı olacak, enerji maliyetleri artacak. Çiftçimiz sulama maliyetlerinin de çok pahalı olduğundan yakınıyor. Su ücretlerinde indirim istiyoruz. Ve en fazla yıllık olarak artan girdimiz elektrik. Elektrik fiyatları çok hızlı artıyor. Üreticimiz destek talep ediyor. Çiftçimizin bir talebi daha var, çiftçimiz sosyal güvenlik primlerini ödeyemiyor.
Primler 9 bin lira olmuş ve çiftçimize ağır geliyor. 2021 yılında sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı olan çiftçi sayımız 1 milyonken bugün 400 bine düşmüş bakın kaç yılda 3 yılda. Çiftçimiz sosyal güvenliğini kaybediyor.”
Bayraktar, çiftçilerin emekli olabilmesi için primlerinin aşağı düşürülmesini talep ettiklerini sözlerine ekledi.