Bir yetki sürecinin daha sona erdiğini belirten Selim Aydın, 4688 sayılı kanunun 30/a maddesi gereğince İl Milli Eğitim Müdürlüğünde de ildeki sendikalı personel tespit formlarının imza altına alındığını, Türk Eğitim-Sen’in Hitit Üniversitesi yetkisinden sonra, 7 ilçede daha Yetkili Sendika olduğunu anlattı. Baskılara ve tehditlere boyun eğmeyen, menfaatleri için mevzi almayan, iş güvencesine ve geleceğine sahip çıkan, hak ve adalet mücadelesinde desteğini esirgemeyen 2721 üyeye teşekkür ettiğini ifade eden Selim Aydın, üyelerin ahlakın ve vicdanın zulme diklenen gür sesi ve hakkı üstün tutma mücadelesine, duruş ve cesaretleri ile ortak olduklarını belirtti. Selim Aydın yaptığı açıklamada şunları dile getirdi: “Ahlaka doğru yürümek mecburiyetindeyiz. Temizliğe, dürüstlüğe, adalete ve samimiyete yürümekle sorumluyuz. Milli bir sivil toplum kuruluşu olarak Türk Milletinin sesi ve tercümanı olan Türk Eğitim-Sen bu yürüyüşte kararlıdır. Türk Eğitim-Sen Çorum Şube olarak 2721 üyemizle hak için, hukuk için, liyakat için mücadelemizde dünden daha güçlüyüz. 7 ilçemizde ve Hitit Üniversitesinde yetkiliyiz. Korku zihniyetini yıkmak için kararlı adımlarla bir yürüyüş başlattık. Daha mutlu, daha huzurlu bir eğitim camiası için, tüm benliğimizle haksızlığa karşı yürüyoruz, Adaletsizliğe karşı yürüyoruz, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ile kavgalı olanlara karşı yürüyoruz, kul hakkı yiyen haramzadelere, liyakati ve kariyeri yok sayan, nifaktan beslenen çevrelere karşı yürüyoruz. Bizler Türk Eğitim-Sen olarak, yalan yanlış işleyen bozuk saatlerin tam aksine işimizi en doğru şekilde yapmaya ve büyümeye devam edeceğiz. Haklı davamızda kazandığımız bu başarının üyelerimize, eğitim çalışanlarına hayırlı olmasını diliyorum. Bu vesile ile bir kez daha Şube Yönetim Kuruluma, İlçe temsilcilerimize ve yönetim kurullarına, Kadın komisyonumuza, Üniversite Yönetimimize, iş yeri temsilcilerimize, vaat veya tehditlere kulak asmadan, günlük menfaatleri elinin tersiyle iten kıymetli üyelerimize çok teşekkür ediyorum. Gün gelip yaşanılanlar kaleme alındığında bugünlerin tarihini yazanlar, Sizlerden; dava arkadaşlarımızdan övgü ve takdirle bahsedeceklerdir. Allah hepinizden ayrı ayrı razı olsun.”