Kent genelinde kuraklığın etkisini gösterdiğini belirten Kırıkkale Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Harun Sümer, “8 ilçe, 2 belde, 185 köyümüzün tamamında kiminde az kiminde çok olmak kaydıyla kuraklık baş göstermiş vaziyette. Elbette bunun küresel ısınma ile çok ilgisi var ama bu sene küresel ısınmanın dışında mart ve nisanda samyeli esti birkaç defa. Sam bilindiği gibi sebze ve meyvenin ilacı, hububatın da düşmanıdır. O iki defa sam esmesi, bizim ürünlerimizin bu şekle gelmesine sebep oldu” şeklinde konuştu. “ARPALAR ŞU ANDA HASARI TAMAMEN ALMIŞ DURUMDA” Bundan sonra yağacak yağmurların nohut ve buğday için faydalı olacağına değinen Sümer, “Bu saatten sonra da yapılacak hiçbir şey yok. Bu saatten sonra denizi getirsek, Kızılırmak’ı çevirsek kifayet etmez. Bundan sonra yağacak yağmurlar inşallah üreticimizin ekmiş olduğu nohutlara faydalı olur diye bekliyoruz. Bütün ülke genelinde etkisini gösterdi. Güneydoğu’da Şanlıurfa ve Diyarbakır’dan başlıyoruz, Aksaray, Kırşehir, Kırıkkale, Yozgat ve Çorum’un bir kısmının tamamında arpalar şu anda hasarı almış durumda. Arpalar tamamen bitti. Arpalarda aşağı yukarı yüzde 70-80 oranlarında bir kaybımız var. Ama son günlerde bir yağmur görürsek nohut ve buğdaylarımızın bir kısmı kurtulacak gibi görülüyor” ifadelerini kullandı. “REKOLTEDE 6 MİLYON TONLUK BİR AÇIKTAN BAHSEDİYORUZ” Kuraklığa bağlı olarak geçen yılın arpa rekoltesine göre yaklaşık 6 milyon ton kayıp beklendiğini ifade eden Sümer, “Bizim ülkemizin 22 milyon ton arpa ve buğday tüketimi var yıllık. Şu anda resmi verilere göre 15-16 milyon ton civarında hesaplanıyor rekolte. Ama bu görüntüyle biz bunun da gerçekleşmeyeceğini tahmin ediyoruz. Bu biraz daha düşecek gibi görünüyor. Bu korkunç bir rakam. 6-7 milyon tonluk bir açıktan bahsediyoruz” dedi. “BU DURUM SADECE ÜRETİCİYLE BİTMİYOR” Kuraklıktan üreticinin yanı sıra tüketicinin de zaman içerisinde olumsuz etkileneceğini kaydeden Ticaret Borsası Başkanı Sümer, şunları söyledi: “Üretici mağdur durumda, sıkıntılı bir halde. Ama üretici üretemeyince bu Kırıkkale’ye, ardından ülke geneline yansıyacak. Yani buradan yapılacak her ton ithalat demek dolar çıktısı demek. Bu basit bir şey değil. Bu zincirin halkası gibi. Bu üreticiden ilimize, ilimizden ülkemize, ülkemizden tüketicimize herkese yansıyacak. Üretici zaten zor durumda ama bu üreticiyle bitmiyor. Onun arkasından gelen halkanın zincirleri var.” (İHA)