Şu günlerde Amerika karşıtı eylemler, protestolar son hızıyla devam ediyor. Sözümüz Amerika’ya karşı duruşa değil, geç kalındığınadır. Amerika’ya karşı olmak haksızlığa, sömürüye, zulme karşı olmaktır.

Biz ne zaman Amerika ile bir pazarlığa, ortaklığa girdiysek hep zararlı çıktık. Hep arkamızdan vurdular.

Çok sayıda örnek arasında sanırım bir kaçı yeterli olur.

ABD Kıbrıs’ta silah ambargosu uygularken de haksızdı. Ülkemizde haşhaş ekimini yasaklarken de. Muavenet askerlerimizi vururken de. Askerlerimizin başına çuval geçirdiğinde de. 6. Filoyu Türk karasularına gönderirken de hep haksızdı…

6. Filoya karşı devrimci gençler göğsünü açıp yürürken, sağ muhafazakâr gençlik taşla sopayla, devrimci gençlere saldırmışlar. Hatta yetmemiş, Dolmabahçe'ye demirlemiş 6. Filo'ya ait bir gemiyi kıble yaparak namaz kılmışlardı. Böylesine bir Amerikancılığa, Amerikan askerleri bile şaşırmıştı.

Ceplerinde bol dolarlarla, İzmir sahiline inmiş, Türk kadınları ile tanışmaya hevesli, Amerikan askerlerine karşı, genelevi kadınları, genelevini kapatarak, Amerikan askerlerini içeri almamış, protesto etmiş, dünyada eşi benzeri görülmedik yurtsever bir tutum sergilemişti. Sağ gençlik ise, kıble yaptıkları 6. Filo gemisine karşı namaz kılmakla meşguldü.

ABD emperyalisttir. Emperyalizm evrendeki tüm kötülüklerin anasıdır. Ona karşı olmak için yurdunu sevmek yeterlidir. Emperyalizme karşı olmak geçici yaz yağmuru gibi bir heves değil, ses getirici ve sürekliliği olmalıdır.

Gerektiğinde bunun ülkemizde geçmişte örnekleri vardır. ABD’nin Haşhaş yasağını tanımamak, Kıbrıs’ta silah ambargosunu tanımamak, Türkiye’deki Amerikan üslerini kapatmak gibi.

Amerika dün neyse, bu gün de odur, yarın da o olacaktır. Emperyalist zihniyet devam ettiği sürece, Rahip Brunson olayı, ekonomik krizde, sebep değil, sonuçtur.