Bekir Özsaçmacı, yazılı açıklamasında şöyle dedi: “Zamanında ödenmediği için takibe alınan krediler bu hafta 184 milyon TL artarak 150,8 milyar TL oldu. Pandemi öncesinde kanuni takibe düşme süresi yasal olarak 90 gündü. Ancak yasal düzenleme ile 31 Aralık 2020 tarihine kadar 180 güne çıkartıldı. Pandemi ilanı ile birlikte işyerlerini kapatan esnafımız bu dönemde kredi çekti. Ancak okulların açılmaması nedeniyle birçok sektördeki esnaf en yoğun satış yapması gereken dönemde satış yapamadı. İş yapamayan esnaftan şimdi bu kredilerin ödenmesi isteniyor. Ekim ayında ödenemediği için takibe düşen kredilerde artış görülmesi muhtemeldir. Sahada inceleme yaptığımız esnaf ve esnaf odalarımız bu konuda çözüm bekliyor.” Türk-İş'in belirlediği açlık sınırının, bir önceki aya göre yüzde 2.7 artarak 2 bin 447 TL'ye çıktığını vurgulayan Özsaçmacı, "Açlık sınırı bir yılda yüzde 18.6 artış göstererek asgari ücretin üzerine çıkmış durumda. Asgari ücretli vatandaşımız ay sonunu nasıl getireceğini düşünürken salgın nedeniyle işinden olan milyonlarca insanımızın durumunun ne olacağı belirsizliğini koruyor. İflas etmiş bir bütçenin nasıl doğrulacağı dahi belli değilken 2021 bütçesinde bu sorunların nasıl çözüleceğine dair hiçbir emare yok” ifadesini kullandı. İYİ Parti İl Başkanı Özsaçmacı, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Milletin ekonomisi şu şekildedir; doğalgaza, elektriğe yapılan zam oranı %34 iken milletin enflasyon rakamı %35 olmuştur. İktidar görevi devraldığında 1 ton buğday ile 22 çeyrek altın alınırken, bugün 1 ton buğdaya iki tane çeyrek altını zor alır duruma gelmiştir. Ekonomide adına yeni diyerek ne açıklarsanız açıklayın gelirin sabit, giderin sürekli arttığı bir düzen insanımızı üzmektedir. Yanlış ekonomik politikalarla iktidar vatandaşları yardıma muhtaç hale getirdi. Emekli, dul, yetim, kıt kanaat geçime mecbur bırakılmıştır, sabit gelirliler hanelerinde sefaletle baş başadırlar… İktidar ister kabul etsin ister etmesin, Türk milleti bu iktidarın yanlış uygulamaları nedeniyle fukaralığa mahkûm edilmiş, yardıma muhtaç hale getirilmiştir. Sokaklarda yandaşlardan gayri halinden memnun olan bir tek vatandaşa dahi rastlayabilmek mümkün değildir. Hükûmet, Türkiye’yi darboğazdan çıkaracak doğru tedbirleri almak yerine, kendi yarattığı fukaralığı yöneterek bundan siyasi rant elde etmenin derdine düşmüştür.”! (Haber Merkezi)