14 Mayıs 2018... Gazze'de kanlı Pazartesi...
ABD Büyükelçiliği'nin Kudüs'e taşınmasını protesto eden Gazze'li Filistinlileri, İsrail yine katletti. Son rakama göre 62 ölü, 250'si çocuk 3000'e yakın yaralı...
Türkiye'nin çağrısı üzerine 57 üyeli İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), 18 Mayıs 2018 Cuma günü İstanbul'da toplandı. Olayı kınayan, uluslararası barış gücü ve Filistin halkının korunması için BM'i göreve davet eden bir bildiri yayınlandı.
Maalesef Birleşmiş Milletler'in (BM) üçte birini temsil eden İslam dünyasında, yaptırımı daha güçlü bir duruş, bir karar oluşmadı. Yani her zaman olduğu gibi...
Zaten bugüne kadar Gazze'deki katliamlara Arap dünyasının ve tüm İslam dünyasının kulakları sağır, ağızları dilsiz, gözleri kör olmuştu; yine oldu.
Gazze'de savunmasız bir halk katledilirken Arap dünyasının ve tüm İslam dünyasının eli kolu bağlı kalmıştı; yine kaldı.
İslam dünyası, özellikle de Arap dünyası bugüne kadar İsrail'in katliamlarını yalnız "kınamakla" yetinmişti; yine yetindi. Timsah gözyaşları dökmüştü; yine döküldü.
Oysaki artık kınamakla yetinilmemeli idi... Timsah gözyaşları dökülmemeli idi...
Çünkü Gazze'de yapılan katliam, yalnız Filistinlilere değil tüm Müslümanlara idi.
Ve de Gazze katliamı ilk kez olmamıştı.
Çünkü İsrail, geçtiğimiz yıllarda da "güvenlik tehdidi" gerekçesiyle Gazze'ye saldırılar düzenlemiş, büyük katliamlar yapmıştı.
***
27 Aralık 2008'de "Dökme Kurşun" adı verilen operasyon 23 gün sürmüştü.
Hava ve kara harekâtı ile Gazze üzerine bombalar yağdırılmış, adını yeni duyar olduğumuz "beyaz fosfor gülleleri" ve "seyreltilmiş uranyum içeren silahlar" kullanılmıştı.
Filistin verilerine göre 436 Filistinli ölmüştü. Bunun 410'u çocuktu. Ve 400'ü ağır 5 binden fazla kişi yaralanmıştı.
Ne yazık ki:
57 Üyesi olan İslam İşbirliği Teşkilatı bu katliamı seyretmişti.
22 Üyeli Arap Birliği de bu katliamı seyretmişti.
***
14 Kasım 2012 günü "Bulut Sütunu" adlı operasyon ise 8 gün devam etmişti.
Filistin Sağlık Bakanlığının verilerine göre 42'si çocuk 162 Filistinli ölmüş, 1300'den fazla Filistinli yaralanmıştı. Ve ne yazık ki:
57 Üyesi olan İslam İşbirliği Teşkilatı bu katliamı da seyretmişti. 22 Üyeli Arap Birliği de bu katliamı seyretmişti.
***
7 Temmuz 2014 günü "Koruyucu Hat" operasyonu ise bir aydan fazla sürmüştü.
Kara, hava ve denizden Gazze üzerine tonlarca bomba yağdırılmış, ardından tanklarla, toplarla büyük bir kara harekâtı başlatılmıştı.
Ve operasyonda 530'u çocuk. 302'si kadın olmak üzere 2100'den fazla Filistinli ölmüş, 10 binden fazla Filistinli yaralanmıştı.
Ve de ne yazık ki:
57 Üyesi olan İslam İşbirliği Teşkilatı yine seyretmişti.
22 Üyeli Arap Birliği de yine seyretmişti.
***
Peki, ne diyelim?
-Yazıklar olsun size ey Arap dünyası demekten başka!
-Ve de yazıklar olsun size ey İslam dünyası demekten başka!
-Siz ki, Afganistan işgal edilirken de seyrettiniz. Hatta destek verip yardım ettiniz.
-Siz ki, Irak işgal edilip yerle bir edilirken de seyrettiniz. Hatta hava alanlarınızı, topraklarınızı ABD ve İngiliz işgal güçlerine açtınız, ABD askerlerinin tuvalet sularını taşıdınız.
Ve de lrak'lı direnişçilerin, "bize yardım etmiyorsunuz ama hiç olmazsa onların yanında yer almayın" çığlıklarını duymadınız.
-Siz ki, Libya yerle bir edilirken de, Libya petrolleri paylaşılırken de "Kaddafi'den kurtuluyoruz" diye sevinç çığlıkları attınız.
-Siz ki, bugün de Suriye parça parça edilirken "Esad'dan kurtuluyoruz" diye sevinç çığlıkları attınız ve de atıyorsunuz.
Yani size yazıklar olsun demekten başka ne diyelim?
***
Evet, ne diyelim?
Ey Arap ülkelerinin yöneticileri ve de ey İslam ülkelerinin yöneticileri!
-Siz ki, iradenizi küresel güçlere teslim etmişsiniz demekten başka...
-Siz ki, emperyal iradeye boyun eğmişsiniz demekten başka...
-Ama bilesiniz ki, yönettiğiniz halkın ve dünya halklarının iradesi Gazzeden yanadır, Filistin halkından yanadır demekten başka...
İşte bu iradeyi görün ve de ilk kez Gazze'deki katliamlara dur diyen, Filistin halkının yanında yer alan onurlu bir duruş gösterin demekten başka ne diyelim? Evet, ne diyelim?
Peki, İsrail'in, Filistin halkının, Gazze'nin ve genelde Arap dünyasının konumu nedir? Önceki bir yazımdan da faydalanarak yarınki yazıda bir de buna bakalım...
