AK Parti’nin, siyasal iktidarı boyunca gençliği; düşünmeyen, sorgulamayan ve memlekete karşı sorumluluğun en yüce erdemi olan politik katılımın karşısına, biatçı bir gençlik kültürü olarak kurguladığını belirten Topkül, Köy Enstitüleri’ni kapatan, zorunlu din derslerini topluma dayatan, vakıf, cemaat, dernek üçgeninde ensarcılığın ve gericiliğin gençliğe dayatılmasının tarihsel referansının aynı işbirlikçi gerici zihniyet olduğunu ifade etti. AK Parti’nin 24 Haziran karşı devriminin, ilk icraatını 12 Eylül’ün darbeci paşaları gibi gençliğin politizasyonunun önüne engeller çıkararak gerçekleştirmek istediğini anlatan Topkül, “Mevcut tüketim kültürü ile Anadolu’nun erkek ve kadınlarının dişiyle, tırnağıyla savaşarak kazandığı aydınlanmacı bütün değer ve birikimler gençliğe yabancılaştırıldı. Siyasetin dönüştürücü ve Devrimci gücüne, doğa bilimlerinin ve felsefenin insanlığı daha ileri mevzilere taşıma iradesinin karşısına koyulan set, bugün açık açık kendini Karma Eğitim’in yeniden sorgulanması noktasına taşıdı” dedi. Evren’den Erdoğan’a emperyalist tüketim kültürünün içine hapsedilmeye çalışılan gençliğe son darbeyi, Cumhuriyet devrimlerinin kuşatılmamış son mevzilerine saldırılarak vurulmak istendiğini belirten Onur Topkül, 2018-2019 eğitim yılına haremlik, selamlık uygulaması ile girilerek saray rejiminin yukarıdan aşağıya çürümüş bir toplum projesi yaratma heveslerini gençliğin kursaklarında bırakması gerektiğini dile getirdi. (Haber Merkezi)