Yarın, 101 yıllık onuru, gururu, kıvancı bir kez daha paylaşacağız, ulusumuzun ezici çoğunluğuyla…Ülkesini, ulusunu, bayrağını gerçekten sevenler, O’nun 19 Mayıs’ta yaktığı “tam bağımsızlık” için birlik ve beraberlik meşalesinin tarihsel anlamını bir kez daha benliklerinde hissedecekler. Bugün, bir yandan küresel salgın felaketiyle, diğer yandan ekonomik sıkıntılarla ve dört bir yanımızı kuşatmış “emperyalizm destekli” terörle boğuşurken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, bağımsızlık aşkına, asla pes etmeyen, kararlı mücadele ruhuna, halkına olan güvenine ve inancına ne kadar da ihtiyacımız var, farkında mısınız? Hiç kuşku yok ki, “toplumsal barış, kardeşlik, birlik, beraberlik” söylemleri bugün de dillerden düşmüyor, ama ne kadar samimi? Gereği ne kadar yapılıyor? İnsanları kutuplaştırmaktan, ayrıştırmaktan kaçınma adına ne kadar çaba gösteriliyor? Maalesef, bu sorulara olumlu yanıt verme olanağından yoksunuz. Çok gerildik, çok yorulduk. Yeter!..Gerçekten yeter!.. Şu aşamada bir kez daha “19 Mayıs Ruhu”na ihtiyacımız var. “Düveli muazzama” karşısında, teslimiyetçileri, mandacıları elinin tersiyle itip milletinin sağduyusuna, vatan sevgisine, kahramanlığına güvenen, yüreğinde kurtuluştan ve bağımsızlıktan başka ülkü taşımayan o Büyük Önder’in özgüvenini bir kez daha hatırlamaya ve gereken dersi çıkarmaya ihtiyacımız var. Mehmet YOLYAPAR