“31 Mart 2024 Yerel Seçim” sonuçları, CHP’nin şahsında muhalefetin kazanımı ile sonuçlandı.

Bu başarıda, kim ne derse desin, beğensek de beğenmesek de Sayın Kılıçdaroğlu’nun oluşturduğu “6’lı Masa” olgusunun büyük payı olduğu, “Kent İttifakı” adıyla yansıyan bir başarısı olarak görüldüğü inkâr edilemez.

Ama özellikle görülmesi gereken bir olgu var ki:

Geçmiş seçimlerde, “oylar çalındı, sandıklar çalındı, tutanaklar değiştirildi” gibi söylenen sözler bu kez söylenmedi.

“Bidon kafalı”, “göbeğini kaşıyanlar” gibi aşağılayıcı ifadeler bu kez kullanılmadı.

Tam tersine “Halk iktidara da muhalefete de bir mesaj verdi” gibi daha olumlu ifadeler kullanıldı.

Nitekim seçim akşamı siyasi liderlerin ve kimliklerin söylemlerinde, bu olumlu ifadeler yer aldı.

Bu nedenle siyasi liderler, 31 Mart 2024 seçim sonuçlarını nasıl değerlendirmiş ve de neler söylemişler, öncelikle bir bakalım.

***

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP genel merkezinde yaptığı balkon konuşmasında: “Dik duracağız dikleşmeyeceğiz. 31 Mart bizim için bir bitiş değil bir dönüm noktasıdır” dedi.

“Bu seçimin galibi demokrasimizdir, milli iradedir. 85 milyonun tamamıdır” dedi.

“Yerel seçimde umduğumuz sonucu alamadık. Her olanda bir hayır vardır. Millet kararını vermiştir. Partimizin organlarında 31 Mart neticelerini değerlendireceğiz, özeleştirimizi yapacağız” dedi.

“Hiçbir suretle milletimizin kararına hürmetsizlik etmeyeceğiz. Milletle inatlaşmaktan uzak duracağız. Akıl ve vicdan terazimizde tartarak adımlarımızı atacağız” dedi.

“Ekonomik sıkıntılar ve acil meselelere daha fazla eğileceğiz, mesuliyetlerimizin farkındayız. Ülkemize, milletimize ve gelecek nesillere bedel ödetecek popülist adımlardan uzak duracağız” dedi.       

Ve de “Tüm Türkiye'ye söz veriyoruz. 85 milyonun refahını, güvenliğini artırmak için dinlenmeden koşturacağız” dedi.

***

Ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 31 Mart akşamı Ankara’da yerel seçim sonuçlarını değerlendiren konuşmasında:

“Bu sonuçları, bizleri rehavete sevk edecek bir galibiyet olarak asla değil, seçmenin bize açtığı bir kredi olarak gördüğümüzü ifade etmek isterim.” dedi.

“CHP sosyal demokratların partisidir, ama aynı zamanda milliyetçi demokratların, muhafazakâr demokratların, Kürt demokratların aynı anda birlikte oy verebildikleri partidir” dedi.

Ve de “Bunu, bu seçmenleri CHP’li yaptık olarak okumuyoruz… Bize verdikleri bir görev olarak addediyoruz, bu emaneti alıyor ve başımızın üstüne koyuyoruz” dedi.

***

Aynı akşam, siyasetin parlayan yıldızı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise:       “Kutuplaşma, yerini çok sıcak bir kucaklaşmaya bırakacak… Sevgi ve saygı dili hakim olacak…” dedi.

“Vatandaşlar, özellikle gençler fikirlerini korkusuzca ifade edebilecekler. Kadınlar sosyal, ekonomik ve siyasal hayatta cesurca mücadelelerini güçlendirecekler” dedi.

“İşçiler, emekçiler adil yaşam taleplerini yüreklilikle dillendirecekler” dedi.

Ve de “Bu şehrin insanları, Kürtleri, Alevileri, Ermenileri, Çerkezleri, Anadolu’nun tüm şehirlerinden bu şehre göç etmiş insanlar haklarını özgürce savunacaklar” dedi.

***

İşte iktidar kanadından ve muhalefet kanadından yükselen bu olumlu sözlerden yola çıkarak diyebiliriz ki:

Eğer iktidar kanadında, halkın verdiği mesaj anlaşılmış ise ve de bekleneni bulamamış olmakla bir şok yaşanmaz ise…

Eğer muhalefet kanadında, halkın verdiği kredi anlaşılmış ise ve de bir zafer sarhoşluğu yaşanmaz ise…

Eğer şimdiden cumhurbaşkanlığı tartışması üzerinden, bu toplumu çok geren ve yoran yeni bir kamplaşma yaşanmaz ise…

Ve de yukarıdaki sözlerde gerçek bir samimiyet var ise…

-Türkiye’de yeni bir siyasal iklimin önü açılır olacaktır.

-70’li yıllarda Ecevit’le açılan rüzgâr, yeniden canlanır olacaktır.

-Ve de ülke genelinde bir demokrasi rüzgârı yükselir olacaktır.

Çünkü 31 Mart seçimleri yalnız bir yerel seçim değil, bir ölçüde de olsa, genelde halkın siyaseti sorguladığı bir seçim olmuştur.

Ve de yeni bir siyasal iklimin, duyulan ayak sesi olmuştur.