CHP Manisa Milletvekili Bakırlıoğlu, “İktidara en namzet parti biziz. Türkiye’nin bir çok yerinde CHP Belediyeciliği ile tanışan vatandaşlar CHP iktidarında neler yapabileceğini görmüştür. Biz en kısa süredeki iktidarımızda Çorum’da hayal denilen projeyi hayata geçiririz” diye konuştu. CHP il binasında düzenlenen toplantıda konuşan Milletvekili Bakırlıoğlu, Çorum’daki tarım ve hayvancılık alanında faaliyet gösteren kurum ve kuruluşları ziyaret ettiklerini, üreticilerle görüştüklerini bildirerek, “Bizim için çok faydalı bir gezi oldu. Bu gezi sonunda bir rapor hazırlayacağız ve bu raporu da Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na ileteceğiz. Çorum’da yoğun bir program yaptık. Sungurlu, Çorum ve köylerinde çeşitli görüşmeler yaptık. Partimiz kurultay sürecine başladı. Ayrıca parti politikalarının belirleneceği bir program hazırlıyoruz. Tarım politikalarının belirlenmesi açısından bizim hazırladığımız rapordan da yararlanılacaktır” dedi. Milletvekili Bakırlıoğlu, konuşmasında şu konulara değindi: “ÇİFTÇİNİN BORCU ARTIK DÖNDÜRÜLEMEZ HALDE” “Ben tarım içinde olan bir insanım. Türkiye’de bölge gözetmeksizin tarım sektörünün çok ciddi yapısal sorunları var. Buradaki çiftçilerimizin maliyet baskısıyla, Batı’daki Ege’deki çiftçinin maliyet baskısı birbirinden çok farklı değil. Burada en önemli sorunlardan bir tanesi çiftçimizin borcu döndürülemez hale gelmiş durumda. Gittiğimiz her yerde bunun tespitini yaptık. Çiftçimiz bankalara borçlandırılmış durumda. Çiftçimizin özel bankalara, devlet bankalarına ipotek halinde. 2001 yılında çiftçinin bankalara olan borcu 1 milyar lira iken içinde bulunduğumuz 2020 yılında bankalara olan borç 120 milyara ulaşmış, Tarım Kredi Kooperatifleri ile birlikte 130 milyar lira çiftçilerimizin finans sektörüne borcu vardır. Yani çiftçinin borcu 130 kat artmış durumda. Yani artık çiftçimiz borcunu çeviremez, ödeyemez hale geldiğiniz gördük. İki gün önce Bakan hemşehrimiz Bekir Pakdemirli; “Türkiye’de tarım yapıyorum ve zarar ediyorum diyen zarar eder” diye bir beyanı olmuş. Gittiğimiz her yerde üreticiye bu soruyu sorduk. Biz bugün Çorum çiftçisi ile biraraya geldiğimizde güzel şeyler öğrendik. Çiftçi günde 14-15 saat ailecek çalışıyor. Tarım Bakanının dediklerini sorduk. Güldü, maliyetlerden bahsetti. ‘Kendi yevmiyemizi hesaba katarsak zarar ediyoruz’ dedi. Çiftçinin gerçekten yapısal sorunları var. “ÇORUM’DA SULU TARIM YAPILMIYOR” Burada bir Şeker Fabrikası’nın özelleştirme süreci olmuş. Burada yaşayan, şeker pancarı üreticisinin özelleştirmeden önceki ve sonraki farklılıkları sorduğumuz zaman özelleştirmenin bizlere anlatıldığı gibi olmadığını kendimiz gördük. Talepleri dinledik, beklentiler nedir onları dinledik. Üzülerek şunu gördük, Çorum’da hala kuru tarım yapıldığını gördük. Sulu tarımın az olduğunu gördük. DSİ’nin proje aşamasında olan ancak yatırıma dönüşmemiş planlarını tespit ettik. Desteklerin yetersiz kaldığından, ÇKS kayıtlarının az olduğunu gördük. Her 100 çiftçiden sadece 48’inin kaydı bulunuyor. Dolayısıyla Çorum’daki çiftçiler zaten az olan destekleri çeşitli nedenlerle mahrum kalıyor. Bunların hepsini raporlaştıracağız. “KIZILIRMAK SUYUNA İKTİDAR İNANMIYOR” Bu arada sulamayla alakalı Çorum için bir proje varmış. 20-30 kilometre öteden geçen Kızılırmak’tan Çorum’un sulanabileceği konusunda gittiğimiz her yerde mutabık kalınan bir proje var. Bu projenin olabileceğini konuştuk. Herkes bunun olabileceğinden bahsetti. Fakat nedense siyasi iktidarın bunun olacağı konusunda şüpheleri olduğundan bahsettiler. Siyasi iktidar bu projeye hayal demişler. Bizim iktidarımızda inşallah biz yapacağız. İktidara en namzet parti biziz. Türkiye’nin bir çok yerinde CHP Belediyeciliği ile tanışan vatandaşlar CHP iktidarında neler yapabileceğini görmüştür. Biz en kısa süredeki iktidarımızda Çorum’da hayal denilen projeyi hayata geçireceğiz.” Toplantının soru cevap bölümünde Çorum çiftçisinden kendilerine ulaşan talepler hakkında da bilgi veren Bakırlıoğlu, DSİ’nin Çorum için sulama yatırımları yapması gerektiğini, Kızılırmak’tan su getirme projesini önemsediklerini, CHP’nin yıllardır söylediği gibi taban ücret ve destek ücretlerinin önceden açıklanmasının beklendiğini belirtti. AK Parti iktidarında 2006 yılında tarımsal desteklerle ilgili çıkan bir kanun bulunduğunu, bu kanuna göre GSMH’nin yüzde 1’inin çiftçiye destek olarak verilmesi gerektiğini ve bunun yüzde 2 olmasını istediklerini de belirten Bakırlıoğlu; “Desteklemeler yetersiz dediler. ÇKS’ye kayıtlı çiftçi sayısı Çorum’da ülke ortalamasının bile altında. ÇKS kaydı olmadığı için zaten az olan desteklemelerin çoğunu çiftçi alamıyor. Çiftçi desteklere dahi ulaşmakta zorlanıyor. Ayrıca ürüne ve üretene destek verilmesini istiyorlar. Tarla sahiplerine değil, Burada icar olayı anladığım kadarıyla çok fazla. Bir çok mal sahibi desteklemeyi alıyor. Üretmeyen kiraya veren destek alıyor. Bunun üzerine ciddi sıkıntılar vardı. Zaten destekleme azdı. 2006’da bir Tarım Kanunu çıktı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi çiftçisine “GSMH’nin yüzde 1’i kadar destek vermesi gerekir” dediler. Bu doğru bir şey. Bizim taahhüdün yüzde 2 olmasını istiyoruz. Bu iktidar çiftçiye üreticiye 2006 yılından beri vermesi gereken desteğin yarısını bile vermemiş. 2019’da 40 milyar yerine 16 milyar dağıttılar. 2006’dan beri 175 milyar lira çiftçinin devletten alacağı var. Çiftçinin tüm borcu zaten 160 milyar TL. Bu destekler doğru şekilde dağıtılsa çiftçinin bankalara veya başka yerlere borcu kalmayacak” şeklinde sözlerini tamamladı. (Haber Merkezi)