Pandemi süreci ile birlikte döviz kurlarının aşırı değerlenme, inşaat maliyetlerinin yükselmesi, geçici sığınmacılar ve arkasından yaşanan deprem göçü ile konut satın alma ve kira fiyatlarının kontrolden çıktığını hatırlatan Bedii Onan, fevkalade değerlere ulaşan fiyatların zirve yapması sebebiyle, konut almanın dar ve düşük gelirli vatandaşlar için hayal haline geldiğini, aynı kesimler ile orta gelir seviyesinde gelire sahip olan vatandaşlar için ev kiralamak ve kira pazarlığı yapmanın da ızdırap yaşatır hale geldiğini vurguladı.
Kira fiyatlarının durdurulamadığını, kira artışında konulan üst artış limitinin fiilen uygulanamadığını, ev sahiplerinin yasal kira artışı üst seviyesi olan %25 oranının üzerinde mevcut kiracılarından gelirleri ile orantılı olmayan kira bedelleri talep ettiğini ve isteklerin kabul edilmediği takdirde evlerini daha yüksek değerlerden kiralamak için eski kiracılarını çıkarmaya çalıştığını söyleyen Bedii Onan “Kiracılar da bütçelerine uygun kiralık daire bulmakta zorlanıyor” dedi.
Kiralarda yüzde 25 artış sınırının bir yıl uzatılmasının vatandaşı rahatlatarak sorunları çözmeyeceğini dile getiren Onan; “Büyükşehirlerde ortalama bir konut için aylık kira ödemesi, bir aylık maaşa denk gelmektedir. Kontrolden çıkan kiralar, fakir ve fukara, garip ve gureba, asgari ücretli, emekli, öğrenci, memurların canını yakıyor, cebini boşaltmaktadır. Özellikle konut kiralarında astronomik ve ödenemez taleplere karşı daha uygulanabilir tedbirler ve uygulamada kararlılık gerekiyor. Anayasanın 5 ve 35. maddeleri toplumun refahının sağlanması için belirli konularda sınırlama getirilebileceğine işaret etmektedir. Başta Anayasamız ve müdahil olduğumuz evrensel anlaşmalar vatandaşlarımızın elverişli konutlara erişimi ve yaşamlarını sürdürebilmesi için hükümler içermektedir. T.C. Anayasasının 57. maddesinde; Devletin, vatandaşın konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alacağı, ayrıca toplu konut teşebbüslerini destekleyeceği ifade edilmektedir. Ayrıca; İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 25.1. maddesine göre, toplumun sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı evrensel bir haktır” diye konuştu.
Vatandaşı ev / konut sahibi yapma sloganının seçim dönemlerinin sözde kalan, gözde vaatlerinden biri olduğunu kaydederek TOKİ vasıtasıyla Güney Amerika ülkelerine konut yapımına model olduğumuz açıklamalarının da zihinlerde kalan vaatlerden biri olduğunu anlatan Onan, ülkemizde vatandaşlarımızın önemli bir kısmı için konut alma ve kiralamada ödenebilirlik ve erişilebilirlik sorununun had safhaya çıktığını, yaşanan süreçte konut arzının bir anda karşılanması mümkün olmayacağı için barınma ihtiyacının karşılanması için toplumun ortak yarar ve çıkarları için mülkiyet hakkının özü ve ruhu da dikkate alınarak kira artışında keyfi ve suni süreçlerin önlenmesi için anayasadan gelen hakları korumak amaçlı kanuni düzenlemeler yapmanın kaçınılmaz olduğunu, binlerce yıllık devlet olma geleneğine uygun alınacak tedbir ve teşviklerle ülkemizde konut sahibi olma ve kiralamanın ekonomik ve sosyal sorun olmaktan çıkarılması gerektiğini söyledi.
“Sorunun çözümüne yönelik tedbirlerin alınması mümkün olmaz veya geç kalınırsa, kiralık ev bulamayan veya istenen astronomik kiraları ödeyemeyecek vatandaşlarımız taşımalık ev ve çadırda barınmak zorunda kalacaktır” diyen Zafer Partisi İl Başkanı Onan, devletin ve yürütme erkinin gereken tedbiri alarak vatandaşını daha fazla sıkıntı altında kalmaktan kurtarması gerektiğini sözlerine ekledi.