Giresun’da eşinin ilaçlarına reçete yazdırtmak için aile sağlığı merkezine giden hasta yakını ile ‘hastanın bizzat kendisi gelmeden ilaçları yazamayacağını’ söyleyen hekim arasında başlayan tartışma ve hasta yakınının zor kullanması sonucunda verilen ‘beyaz kod’ neticesinde polisin müdahalesi sonrası hasta yakınının vefatı hadisesinin kimsenin istemediği bir şekilde sonuçlandığına dikkat çekilen açıklamada, “Merhuma Allah’tan rahmet ve yakınlarına sabır diliyoruz. Çorum Tabip Odası olarak kamuoyunu bu konuda bilgilendirmek istiyoruz” denildi.

Olayı hekim açısından ele alınması durumunda aile sağlığı merkezinde görevli doktorun ve şahitlerin ifadesine göre söz konusu doktorun görevinin etik ve hukuksal tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğinin anlaşıldığına değinilen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

“Kişi, eşinin ilaçlarını yazdırmak istediğini, oysa hastanın kendisine dahi kayıtlı bir hasta olmadığını, ona hastanın kendisi olmadan ilaçları yazamayacağını, bu ilaçların hasta görülmeden yazılmasının hasta bakımından sakıncalarının olduğunu hekim anlatmasına rağmen hasta yakını ısrar etmiş, zor kullanmış ve diğer hastaların muayene hakkını engellemiştir. Bunun üzerine polisten yardım istenmek zorunda kalınmıştır. Polisin gelmesiyle birlikte zor kullanmaya devam eden hatta polisin silahını alma teşebbüsünün de olduğu olaylar zinciriyle birlikte yaşanan arbedede hasta yakını kalp krizi geçirmiş ve maalesef vefat etmiştir.

Evet, yaşlılara saygı ve sevgi kültürümüzün ana unsurlarından biridir. Ama yasalara aykırı davranışlarda bulunan ve kamu görevlilerine zor kullanan insanlar yaşına bakılmaksızın yasalar karşısında suçlu duruma düşmeleri kaçınılmazdır. Hasta yakınının vefatıyla sonuçlanan bu üzücü olayla hekimin bir ilişkisi yoktur ve bu gelişmelerden olaya karışan meslektaşımız ve tüm hekimler son derece üzüntülüdür. Meslektaşımızın bir mesleki kusuru olmamasına ve yasaların gerektirdiği şekilde davranmasına rağmen açığa alınmasını kabul edilemez olduğu görülmektedir. Bu durum tüm hekimleri derinden yaralamış olup, hekim/hasta ilişkisi ve çalışma barışına da zarar vereceği aşikârdır.

Hastanın kendisi olmadan ve muayene edilmeden ilaç yazılması resmi evrakta sahtecilik, kamu kurumu aleyhine nitelikli dolandırıcılık ve görevi kötüye kullanma suçlarını oluşturabilecek bir eylemdir. Bundan dolayı açılan soruşturmalar sonucunda idari cezaların yanısıra para ve hapis cezaları da daha önce hekimlere karşı uygulanmıştır. Bu yüzden hastanın kendisi olmadan reçete yazılamaz. Bu durum kanun, mevzuat ve Sağlık Bakanlığı kurallarıyla yasaklanmıştır. Biz hekimler devletimizin koyduğu kanunlara uymakla mükellef bir meslek grubuyuz. Bu vesileyle hasta ve hasta yakınlarına, bu kanun ve kuralları bir kez daha hatırlatmak isteriz.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim