Mülteci sorununun, giderek “beka” sorununa dönüşme eğilimi gösterdiğini, emperyalist güçler tarafından Türkiye için “Ortadoğu ülkesi” rolünün biçildiğini; bunun ise, evrensel değerler, demokratik hak ve özgürlükler adına tüm cumhuriyet kazanımlarının kaybedilmesi anlamına geleceğini anlatan Mehmet Yolyapar, “Maalesef, vatanını, milletini, bayrağını seven herkesin, çok ciddi şekilde kaygılanması gereken günlerden geçiyoruz.” dedi.
*** Hür dünyanın lideri olmakla övünen Amerika’nın, gerçekte, kendisine tabi olması koşuluyla en karanlık otoriter rejimleri bile öteden beri desteklediğini, buna karşılık Avrupa’nın şimdiye kadar, demokrasi, hukuk, insan hakları standartlarını korumaya çalıştığı görüntüsü verdiğini anlatan Yolyapar, bu konudaki görüşlerini şöyle ifade etti:
*** “Ama ne yazık ki, mülteci sorununun ortaya çıkmasıyla birlikte, Avrupa da, kendi değerlerinden, en azından Türkiye’ye yönelik olarak vazgeçmiş görünüyor. Sanki, mülteci sorunu bize bulaşmasın da, Türkiye’de demokrasi, hukuk, insan hakları askıya alınsa da olur diye düşünüyorlar. AB üyeliği söz konusu olduğunda ise, bu kriterleri kılı kırk yararak aramaya devam ediyorlar ve edecekler.”
*** “Biz, Büyük Atatürk’ün gösterdiği hedefe, yani çağdaş uygarlığa doğru yürümekten asla vazgeçmeyeceğiz. Avrupa’nın kara kaşı-kara gözü için değil, ülkemize, halkımıza yakışan bu olduğu için…Ama, Avrupa uygarlığı, dönemsel çıkarları uğruna kendi değerlerini inkâr ediyor. Bu omurgasızlığı tek kelimeyle kınıyorum.”
*** Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi “Dış güçler Kılıçdaroğlu’nu destekliyor” şeklinde bir algı oluşturulduğunu, oysa gerçeğin tam tersi olduğunu anlatan Mehmet Yolyapar, “BOP hiçbir zaman gündemden düşmedi. Dolayısıyla, kayıkçı kavgası gibi atışmalara bakmayın siz, emperyalist güçler, Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme planlarını ve gerçekte vahşi kapitalizm olan neoliberal sistemi kimlerle yürütebileceklerini çok iyi biliyorlar.” diye konuştu.
*** Mehmet Yolyapar, Umut Radyo Genel Yayın Yönetmeni Meltem Danışman Çınar’ın ekonomik duruma ilişkin sorusu üzerine de, ekonomi çıkmaza girince faiz politikasının tersyüz edildiğini, Kur Korumalı Mevduat uygulamasının ülkeye çıkardığı faturanın 1 trilyon lirayı bulduğunu ve trajik bir şekilde fakirin daha fakir, zenginin daha zengin hale geldiğini vurgulayarak şöyle konuştu:
*** “TÜİK, Ağustos enflasyonunu ENAG’dan da fazla, % 9.09 çıkardı. Yıllık enflasyon ise TÜİK’e göre % 58.94, ENAG’a göre % 128. Açlık sınırı 12 bini, yoksulluk sınırı 40 bini geçti. Ülkede iyi geçinen, bol para harcayan bir kesim var kuşkusuz, KKM’den 1 trilyon lirayı alanlar, elbette bol harcama imkânına sahipler. Halkımız trilyon deyince, eski parayla karıştırıyor, önemsiz bir rakam gibi görüyor. Buradaki trilyon, eskinin katrilyonunun bin misli, kentilyon…”
*** “Ülke ekonomisinin bu noktaya gelişinin sebebini ise her programda söylüyorum: İnat. Ekonomi biliminin gerçeklerinin tersine politikaların izlenmesi…Orta direk tamamen silindi, toplum zenginler ve yoksullar şeklinde iki katmana ayrıldı. Çalışanlar perişan, emekliler perişanlıktan da öte…Orta Vadeli Program, iş dünyası tarafından olumlu karşılandı, ama inandığımız, güvendiğimiz ekonomistler, bu iyimserliğe zerrece katılmıyorlar. Yılbaşında muhtemelen çalışanlara ve emeklilere bir miktar iyileştirme yapıp, yerel seçimlerde oylarını almaya çalışacaklar. Yerel seçimlerden sonra ise tufan…”
*** Yolyapar, Meltem Danışman Çınar’ın sorusu üzerine Doç.Dr. Zülkif Dağlı’nın Çorum Valiliği görevine başlamasıyla birlikte, Çorum’un sanayileşmesine ve büyümesine ilişkin umutlarının daha da arttığını ifade ederek, “Çorum’un hak ettiği altyapı yatırımlarını elde etmek ve Çorum’u sanayi-kültür-turizm kenti haline getirmek üzere bütün Çorum, Vali Beyin öncülüğünde seferber olmalıyız.” dedi. Yolyapar, bireysel silahlanmanın durdurulması konusunda toplumsal konsensüse ihtiyaç olduğunu da sözlerine ekledi.