Mustafa Demirkan’ın 29 Mayıs 2021 günü Ayasofya Camii’nde yaptığı konuşmada, "Bu ve bu gibi mabetler mabet olarak devam edilmesi için inşaa edilmiş, hediye edilmiş. Öyle bir zaman geldi ki,bir asır gibi bir zaman içinde bu mabed-i şeriften Ezan-ı Muhammediye ve namaz her şey yasak olarak müze haline çevrildi . Onlardan daha zalim ve kafir kim olabilir... Ya Rabbi bir daha bu zihniyetin bu ümmetin başına gelmesini mukadder buyurma...” demek suretiyle 1934 yılında Ayasofya'yı müzeye çeviren Mustafa Kemal Atatürk'e alenen hakaret ettiğini savunan Av. Sadık Eral, dilekçesinde özetle şunları ile getirdi: “Mustafa Kemal Atatürk,1.Dünya Savaşı olarak bilinen kanlı emperyalist paylaşımın ardından işgal edilen bu toprakları, esir edilen bu ülkenin insanlarını emperyalizmin pençesinden kurtaran ve bu şekliyle dünyanın bütün ezilen uluslarına umut ve azim veren şanlı bağımsızlık savaşının önderi; bu halkın bağrından çıkan kuvay-ı milliyelerinin baş komutanı, ezilen tüm toplumların lideridir. “Mustafa Kemal Atatürk son bağımsız Türk devletinin ve çağdaş, demokratik Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusudur. Kurucu bir öndere çocuklarına ve gençlerine ulusal bayram hediye eden bir lidere bilinçli ve onurlu bütün vatandaşlar saygı duyarlar ve her ülkede olduğu gibi kendi önderlerine herkesten saygı beklerler. Diyanet İşleri mensubu olan şüpheli, şikayete konu fiiliyle sadece bir nankörlük yapmakla kalmamış, bütün basm yayın organlarında yayınlandığı gibi Sayın Cumhurbaşkanı huzurunda bilinçli bir kasıtla; Atatürk'e hakaret ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme suçunu işlemiştir.” (Haber Merkezi)