Hürriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuşan İnce, “Cumhurbaşkanı herkesin Cumhurbaşkanı olmalıdır. Çorum’dan AK Partili bacılara sesleniyorum, size söz veriyorum. Çocuklarınızı iyi okullarda okutacağız. Benim çocukluğumda okula gittiğimiz zaman musluğu açardık kana kana musluktan su içerdik. Şimdi okullarda 3 liraya su satıyorlar. Çocuklarınız kana kana su içecek okulda. Gençler, evlatlarım, öğrencilerim, kardeşlerim size söylüyorum; pasaportunuz Kapıkule’den sonra işe yarayacak. Ezdiremeyeceğim sizi Avrupa’da. Her yıl 10 bin öğrenciyi yurtdışına göndereceğiz. Üniversitede okuyan öğrencilere 19 Mayıs’ta ve 29 Ekim’de gençlik ve cumhuriyet bursu olarak 500’er lira vereceğiz. Size bağırıp çağıran bir cumhurbaşkanı değil, tezek, pislik diyen bir cumhurbaşkanı değil, öğretmen bir abiniz gibi olacağım. Sizin geleceğinizi düşüneceğiz” şeklinde konuştu. Esnafın kan ağladığını, emeklilerin geçinemediğini belirten İnce, konuşmasında şunları dile getirdi: “Emeklilikte yaşa takılanlar var. 18’inde prim ödemeye başlıyor ve 30 sene ödüyor. Yaşı gelmiş 48’e. Emekli olamazsın diyor. 60 yaşını bekleyeceksin. Hiç kimse unutmasın bu sorunların hepsini çözeceğiz. Benim çılgın projem Kanal İstanbul diyor. Hafriyat, kamyon vinç. Köprü yaptım diyor. Ey Cehape diyor. Sen köprü yaptın mı diyor. Peki ey Erdoğan sen hiç Şeker Farikası yaptın mı? Sen hiç Tekel yaptın mı? Sen hiç Petkim, Tüpraş yaptın mı? Köprü yapmak kolay iş. 50 sene önce Demirel yaptı birinci köprüyü. İkinci köprüyü Özal yaptı, üçüncü köprüyü Erdoğan yaptı. Dördüncü köprüyü de İnce yapar kolay iş. Ama ben gönüllerde köprü kurmak istiyorum.” “BARIŞACAĞIZ, BÜYÜYECEĞİZ, BÖLÜŞECEĞİZ” “Edirne’de miting yaptım, bir sonraki gün Hakkâri’ye gittim, oradan Rize’ye geçtim. Oradan Antalya’ya geçtim. Yani Türklerle Kürlerin arasında bir gönül köprüsü kurmak istedim. Yani Sünniler, Aleviler, Şafiler arasında bir gönül köprüsü kurmak istedim. Uzlaşma istiyorum, barışma istiyorum, bu milleti bir büyük şemsiye altında toplamak istiyorum. Karamollaoğlu, Akşener, Demirtaş’a gittim, Erdoğan’a da gittim. Hepsine başarılar diliyorum. Hepsi de bu ülkenin evladı. Türkiye’nin iri diri ve bir olması lazım. Benim çılgın projem bir barışacağım, iki büyüyeceğiz, üç bölüşeceğiz.” “EKONOMİYİ YÖNETEMİYORLAR” “Birinin bir akşam yemeği parasına öbürü 1 ay çalışmayacak. Bunu birlikte başaracağız. Ekonomi zarar görüyor. Doları durduramıyorlar. 4.50’ye geldi dolar. Binali Yıldırım dolar dolsa ne olur dolmaya ne oluyor diyor. Ekonomi Bakanı kurun yükselmesini tanımıyorum diyor. Cumhurbaşkanı daha fazla talimat vereceğim diyor. Bizi batırıyorlar. Merkez Bankası Başkanını AK Parti Genel Merkezi’ne çağırıyorlar. Bağımsız bir kuruluşun başkanını nasıl olur da parti genel merkezine çağırırsınız. Avrupa’daki yatırımcı sana güvenmez. Para güvenli bir liman arar. Türkiye’de işlerin doğru gitmediğini, Merkez Bankası’nın talimatla çalıştığını görürse Türkiye’den para kaçar. Bizim dönemimizde işinin ehli insanları iş başına getireceğiz. Kamuda adil, eşitlikçi, liyakata dayalı bir sistem kuracağız. Gelişmiş ülkelerde enflasyon yüzde 3, Türkiye’de yüzde 11. 53 milyar dolar cari açığımız var. Gençlerde işsizlik oranı yüzde 20.” “HUKUK DEVLETİNİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ” “Kısa vadede Türkiye’yi hukuk devleti yapacağız. Kamuda liyakat sistemini kuracağız. Yetenekli, bilgili olanı iş başına getireceğiz. İdeolojik saplantılara esir olmayacağız. Fason üretime son vereceğiz. Gençleri teknoloji konusunda yetiştireceğiz. Marka olacağız marka. Tekstilde de öyle öbür alanda da öyle. Dünyada yüz marka arasında bir tane Türk markası yok. Marka olamadığınız zaman boşa çalışırsınız boşa. Cumhurbaşkanını eleştireceksiniz. Cumhurbaşkanı millete hakaret etmeyecek, millet de cumhurbaşkanına hakaret etmeyecek.” (Taner ŞİMŞEK)