Uğur Mumcu’nun 24 Ocak’ta katledildiğini, bu tarihin Türkiye emekçileri, ilerici ve yurtseverleri açısından önemli olduğunu söyleyen Uğur Çınar, “Bilindiği gibi 24 Ocak 1980 yılında alınan ekonomik kararların uygulanabilmesi amacıyla 12 Eylül 1980’de darbe yapıldı. Darbenin bilançosu çok ağır oldu. Darbe yönetimi döneminde resmi rakamlara göre 650 bin kişi gözaltına alınmış, 1 milyon 683 bin kişi fişlenmiş, 14 kişi cezaevlerindeki açlık grevlerinde ölmüş, 171 kişi sorgularda ve cezaevi işkencelerinde can vermiş, 49 kişi idam edilmişti. Tonlarca kitap ve gazete imha edilmiş, gazetecilere binlerce yıl hapis cezası verilmişti. Sendikalar, partiler ve demokratik kitle örgütleri kapatılırken, bu kurumların temsilcileri ağır cezalarla karşı karşıya kalmıştı” dedi. 12 Eylül’ün solun üzerinden adeta dozer gibi geçtiğini kaydeden Çınar, böylesi karanlık bir tabloda Uğur Mumcu gibi gazetecilerin zor şartlar altında da olsa gazetecilik mesleğini yerine getirmeye çalıştığını söyledi. Umut Radyo olarak sadece Uğur Mumcu’yu değil, Abdi İpekçi’yi, Çetin Emeç’i, Ahmet Taner Kışlalı’yı, Nazım Hikmet’i ve Deniz Gezmiş’i her ölüm yıldönümlerinde andıklarını belirten Çınar, “Tüm bunlar, bizim Umut Radyo olarak yayın politikamız gereğidir. Uğur Mumcu, İpekçi cinayeti sonrası ‘Bir takım karanlık çevreler bu cinayetin aydınlatılmasını istemedi’ demişti. İpekçi cinayeti aydınlatılmış olsaydı, Mumcu ve diğer aydınlarımız belki de katledilmiş olmayacaktı” ifadelerini kullandı. (Taner ŞİMŞEK)