'Ekim Ayı'nı “Meme Kanseri Farkındalık Günleri" olarak geride bıraktık.

Bu etkinlik, dünya çapında, 2,3 milyon kadını etkileyen hastalığın taranmasını, önlenmesini, erken tanıyı, gerekli önlemlerin teşvik edilmesini amaçlıyor...

Meme kanseri, diğer kanser türlerinin yanında öncelikle, kadınlar için büyük önem taşıyor. Her sekiz kadından birinde görülen, eş-dost, akraba, kendimizde de karşılaşma olasılığımız yüksek olan, bir kanser türü...

* * *

Bunun yanında, özellikle, son yıllarda tıp dünyasında olan gelişmeler, toplumun bilinç düzeyi, "Kanserden değil, geç kalmaktan kork!" tezini doğruluyor.

Tüm dünyada yürütülen, farkındalık ve bilinçlendirme etkinliklerinde yakalara takılan, “Pembe Kurdele” teması kullanılıyor.

Pembe kurdele; "Meme Kanseri Farkındalığının Uluslararası Bir Sembolüdür." Genel olarak, 'pembe renk' takan kişiyi veya destekçiyi, meme kanseri markasıyla özdeşleştirir, meme kanseri olan kişilere manevi desteği ifade eder.

Bu nedenlerle de 'Pembe kurdeleler en çok Ulusal Meme Kanseri Farkındalık Ayı'nda görülür.

* * *

Geride bıraktığımız, 'Ekim ayına özel olarak, bir arkadaşımın, "meme, rahim, tiroid" kanser türlerini yenme sonrasında; "İyilik Elçisi" olma yolculuğunu yazmak istedim...

* * * Arkadaşlığımız uzun yıllara dayanıyor. Yıllar içinde görüştüğümüz her söyleşide, hastalığın başka bir 'organa metastaz' yaptığını konuşur olduk...

Bütün bunların karşısında arkadaşımda, en küçük bir moral bozukluğu, dertlenme, yaşama bağlılığı konusunda bir azalma olmadı... Arkadaşım, gelen kanser türlerini gülerek karşıladı, gülerek yendi ve her defasında daha da güçlendi!

* * *

O, yıllardır dernek ve federasyon aracılığı ile kanser hastası ve ailelerinin, ihtiyaç sahibi insanların yakından tanıdığı, özellikle kendi ilçesinde, köyünde, dağında- taşında ihtiyacı olan herkeste emeği olan; bir "İyilik Elçisi"…

Okulların açılma döneminde; "çocuklar üşümesin" diye, bot, mont eldiven-bere vb ihtiyaçları ulaştırma sevincinin tanığıyım.

Modern çağın, "Robin Hood”u dediğim arkadaşım, zenginden alıp, yoksula ulaştıran, bir iyilik elçisi.

Bir dernek ve federasyon aracılığı ile olsa da yardım ve iyilik duygusuyla öylesine dolu ki, neredeyse tek başına birçok insanın yapamaz diyeceğimiz güzellikleri ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor!

Önceliği çocuklar, kanserli hasta ve yakınları, yaşlılar kısaca; ihtiyacı olan insanlara aldığı yardımların üzerine kendinden maddi-manevi katkı koyup, üzerine de yüreğinin güzelliğini ekleyip yetiştiren bir insan...

Bütün bunların sonucunda; evren de O'na; karşılaştığı tüm kanser ve sıkıntılı durumlarda iyileşme, yeniden-yeniden daha güçlü olma ve yaşama ödülü sunmuş durumda...

Arkadaşım gibi; bu tür derneklerde, veya bireysel olarak 'iyilik yolunda çalışan' insana olumlu dokunuşu olan her birey, saygıyı, takdiri fazlasıyla hak ediyor.

Sağlıklı günler dileğiyle.

Fatma Nilÿfer Yal İnkaya-1