Yaşlanmak insanoğlu için kaçınılmaz bir süreçtir. Zamanı gelince hepimiz yaşlanacağız. Yaşlılık daha az uyku, daha çok ağrı ve daha derin bir yorgunluk halidir. Sıra bir başka yaşlılık sorununa “bellek kaybına” geldi mi nedense paniğe kapılıyoruz. Beden ve ruh birlikte yaşlanır. Kalbiniz 70 yaşındayken cildiniz 30 yaşınızdaki canlılığı muhafaza edemez. Her hücre, doku ve organınız gibi beyniniz, sinir sisteminiz ve onun muhteşem güçlerinden biri olan hafızamız da yaşlanmadan payını alır.
Her insan yaşlandıkça isimleri ya da sözcükleri hatırlamakta zorlanır. Yaşa bağlı olarak bellek zayıflaması normaldir. Her bellek sorunu hastalık anlamına gelmez.

ilgili olarak, sözlerini Recaizâde Mahmut Ekrem’in yazdığı, Udi Hasan’ın Isfahan makamında bestelediği şu güzel şarkı da sanki bana seslenir gibidir.

Sen de mi hâlâ esir-i zülf-i yâr olmaktasın?

Uslan ey dil uslan artık, ihtiyâr olmaktasın!
Bilmiyorsun kendini zâr-ü nizâr olmaktasın,

Uslan ey dil uslan artık, ihtiyâr olmaktasın…

(Zülüf: Saç, Uslan: Akıllan, Zar-ü nizar : Ağlamak, inlemek)

Japon düşünür Hitamara’da bir başka pencereden bakar yaşlılığa.

Ne zaman karşısında dursam aydınlık aynaların,

Çıktığını görürüm karşıma yaşlı bir yabancının...

Çok uzun süren bir yaz tatilinden sonra 27 Ekim’de Osmancık’lı 19 arkadaşımla Kadıköy Saray Muhallebicisinde buluştuk.

katılan eski Hava Kuvvetleri Komutanımız Orgeneral Ahmet Çörekçi, Çorum’a gelmek için Osmancık-Çorum arasında at arabasıyla yaptığı zorlu yolculuk anılarını ve hatıralarını paylaşarak bizlere ve gençlere önemli dersler verdi.

3 Kasım Cumartesi günü de aynı yerde 1963 Çorum lisesi mezunu arkadaşlarımla buluştuk.

Toplantıya Dr. Sefer Kaya, bürokrat Abdullah Bükülmez, emekli savcı Hüseyin Eyüpoğlu, banka müdürü Tuncay Erzurumlu, iş adamı Metin Muci, mühendis Safa Kılıç, emekli subay Bahattin Baş ve Dr. Gürbüz Doğu katıldılar.

İş adamı Üstün Atalay, Avukat Yaşar Köstekçi, Noter Hüseyin Kadayıfçı, Avukat Aydoğan Semizer, yazar Tuncer Cücenoğlu, Çekva Müdürü Erdal Karslı mazeretleri nedeniyle katılamadılar.

Uzun zamandır birbirimizi göremediğimiz için Çorum lisesi anılarından önce hal, hatır ve hastalık muhabbeti yaptık. Malum olduğu üzere, hepimiz yetmiş, yetmiş beş yaşları devirmiş ihtiyar delikanlılarız. “Gençler ümitle, yaşlılar anılarla yaşar.” misali bizler de anılarla hayata tutunmaya çalışıyoruz.

Hal, hatırdan sonra Çorum’dan Avukat Adnan Çırakoğlu’nu telefonla arayarak

Çorum haberlerini aldık. Adnan’ı, Abdullah, Hüseyin, Sefer, Tuncay ve Metin beyle görüştürdüm. Çorum’dan İsmail Ayvaz’ı arayarak hal, hatır sordum ve arkadaşlarımın selamını ilettim.

Ankara’dan avukat Arif Damar’ı ve Ramazan Yağız’ı aradık, hal, hatır sorduk.

Ankara’dan Çorum lisesinde Psikoloji dersimize giren eski Ticaret Bakanı Avukat hocamız Agâh Oktay Güner’i arayarak selam ve hürmetlerimizi sunduk. Agâh hocam, o güzel davudi sesiyle; “Osmancık’lı Mehmet evladım, yıllar sonra Çorum Liseli evlatlarım tarafından aranmak benim için en büyük bahtiyarlıktır, hepinizin gözlerin öpüyorum” dedi.

Daha sonra eski İmar ve İskân Bakanı sevgili hocamız Prof. Dr. Ahmet Samsunlu’yu arayarak, 3. Havalimanı İcra kurulu Başkanı ve Genel Müdürü olan oğlu Ahmet Samsunlu’yla hemşehrileri olarak iftihar ettiğimizi belirttik.

Eski Çalışma Bakanı Ateş Amiklioğlu kardeşimizi de aradık ama ulaşamadık.

Maalesef, 30-35 senedir yeni bir Bakanımız ve devlet adamımız olmadığı için eski ağabeylerimizin varlığıyla ve anılarıyla avunarak yaşamaya çalışıyoruz.

Toplantı fotoğrafımızı 5 Kasım tarihli Çorum Haber gazetesinde yayınladığı için Çorum Haber Genel Müdürü, sevgili dostum Mehmet Yolyapar’a teşekkür ederim.

7 Kasım 2018