Toplantıda konuşan Saadet Partisi İl Başkanı Faruk Cıdık, Türkiye’nin coğrafi ve stratejik konumu itibariyle dünyanın en kritik ülkelerinden birisi olduğunu ifade ederek, Türkiye’nin, Doğu ile Batı’yı, Asya ile Avrupa’yı, birbirine bağlayan bir köprü olduğunu, sadece enerji hatlarının değil, aynı zamanda kültürlerin, medeniyetlerin ve tarihin de bir geçiş noktası olduğunu belirtti.
Türkiye’nin üzerinde çelik çomak oynanacak bir ülke olmadığını belirten Cıdık, “Türkiye kişisel ihtirasların, kişisel hesapların tatmin edileceği bir ülke değildir. Hele hele, Türkiye, bir kayyumla yönetilecek bir şirket ülke hiç değildir” dedi.
AK Parti’nin kongresini, ne zaman, nerede, nasıl yapacağının da kendilerini ilgilendirmediğini anlatan Cıdık, “ Fakat yapılan iş Türkiye Cumhuriyeti’nin başbakanını koltuğundan ediyorsa, Anayasayı hiçe sayıyor, parlamenter sistemi yok farz ediyorsa, seçimle iş başına gelmiş bir başbakanı, kayyum mantığıyla yerinden ediyor ve milli iradeyi yok sayıyorsa, bu hepimizi ilgilendirir. Bütün Türkiye’yi ilgilendirir. 80 milyon vatandaşımızı ilgilendirir” şeklinde konuştu.
Asıl olanın şahıslar değil, millet olduğunu belirten Faruk Cıdık, Türkiye’nin tarihinde hiçbir zaman, kuralların bu kadar zorlanmadığını, kurum ve kuruluşların ayarlarıyla hiçbir zaman bu kadar oynanmadığını dile getirdi.
Türkiye’nin, İsrail'in NATO nezdinde temsilcilik açması için veto hakkını kullanmadığını belirten Cıdık, önümüzdeki aylarda veya yıllarda İsrail’in NATO'ya üye olacağını yani neticede Müslüman Türk askerinin Yahudi askeri ile bir olup Müslümanlar ile savaşacağını vurguladı.
Türkiye’nin tam bir ateş çemberinin içinde olduğunu ve bu ateşin hızla Türkiye’nin içine doğru yayıldığını söyleyen Cıdık, “Milletine değil Erdoğan’a karşı sorumlu olacak bir başbakan ne kendine ne de millete bir faydası olmaz. Cumhurbaşkanının çok kullandığı bir kelime var “dünya 5’ten büyüktür” biz de kendisine Türkiye 1’den büyüktür diyoruz.
Türkiye bir an evvel normalleşmelidir. Çünkü bu durum sürdürülebilir bir durum değildir. Böyle bir dönemde Türkiye’nin, göstermelik değil, köklü değişikliklere ihtiyacı vardır.
Zihniyet ve yaklaşım değişmediği takdirde, başbakanın adı Ahmet olmuş, Mehmet olmuş hiç fark etmez” dedi.
(Haber Merkezi)
Editör: TE Bilisim