Eğitim-Sen Çorum Şube Başkanı Kenan Sırma, 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta yaşanan Madımak Katliamı’nın 32. yılında yaptığı açıklamada, katliamın münferit bir olay değil, derin devlet destekli planlı bir saldırı olduğunu vurguladı.
Sırma, “33 aydın ve 2 otel emekçisi göz göre göre yakıldı. Katliam öncesinde dağıtılan bildiriler, yayılan yalanlar ve hedef gösteren haberler; gerici mitingler ve seyirci kalan kolluk kuvvetleri bu planın parçalarıydı” dedi.
Madımak Katliamı’nın sadece can kaybı değil, aynı zamanda düşünce ve ifade özgürlüğü, laiklik ve eşit yurttaşlık umuduna yönelik büyük bir darbe olduğunu belirten Sırma, “Yüreklerimiz hâlâ kanıyor, hâlâ yanıyor” ifadelerini kullandı.
AKP iktidarı boyunca cemaatler ve tarikatlarla kurulan ittifakların toplumsal yaşamı ve devlet kurumlarını dini referanslara göre şekillendirdiğine dikkat çeken Sırma, inanç özgürlüğü gibi temel hakların hedefe alındığını bildirdi.
Sırma, “Katliam failleri yargılanmadığı gibi ödüllendirildi. Faillerin avukatlarının siyasi ve yargı kurumlarında görev alması, adaletsizliği ve ideolojik ortaklığı gösteriyor” diye konuştu.
Katliamın zihinsel zeminini oluşturan anlayışın bugün de devam ettiğini belirten Eğitim-Sen Çorum Şube Başkanı, “Kutuplaştırıcı dil, hedef göstermeler ve muhalefeti kriminalize eden uygulamalar sürüyor. Laiklik karşıtı politikalar sadece Alevileri değil, toplumun tüm kesimlerinin demokratik geleceğini tehdit ediyor” dedi.
Sivas Katliamı’nın, farklı inanç ve kimliklere yönelik organize bir sindirme operasyonu olduğunu vurgulayan Sırma, sözlerini şöyle tamamladı:
“Katliamlara alışmayacağız. Unutmayacağız, unutturmayacağız. Madımak Oteli bir ‘Utanç Müzesi’ne dönüştürülene ve gerçek failler yargılanana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”

Muhabir: ÖMÜR SOYTEMİZ