Son zamanlarda gerek ülkemizde ve gerekse dünyada çocuk ve kadın istismarının yanı sıra cinayetlerini de sıkça duyduklarını ifade eden Uçar, “Oldukça üzücü bir o kadar da yaralayıcı bu olaylar gösteriyor ki kendilerine erkek diyen bazı sapık ruhlu ve zavallı "insanlar" zavallı oldukları kadar da korkaktırlar. Zira sadece kadın ve çocuklara güçleri yetiyor” şeklinde konuştu.
Gerek ülkemizde gerekse dünyada maalesef kadına yönelik bu tür çirkin saldırıların sıkça yaşandığını ve kadınların mücadelelerinde yalnız bırakıldıklarını kaydeden Uçar, açıklamasına şu şekilde devam etti:
“Bu durum bize şunu gösteriyor ki kadınların bu sorunu aşabilmeleri için birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olmaları gerekmektedir. Çünkü her an herhangi birimiz buna benzer bir saldırı sonucu canımızdan olabiliriz.
Ancak ne yazık ki durum bu kadar vahim iken görüyoruz ki bazı çevreler bu son derece acı durumu politize etmeye çalışıyor ve olayı başka mecralara sürüklemek istiyorlar. Bu tür yanlış çabalar oldukça çirkin ve itici olup toplumsal barışı boğmaya yönelik bölücü bir pozisyona bürünmektedir. Maalesef tüm kadınların birlik ve beraberlik içerisinde olması gerekirken birileri bu olayı politika malzemesi yapmaya çalışarak kadınların ortak acısını araçsallaştırmak islemektedir.
Oysaki dini, ırkı, mezhebi, ideolojisi ne olursa olsun, ülkemizdeki ve dünyadaki tüm kadınlar her an tehdit altındadır ve ne yazık ki böyle gidecek olursa da hep tehdit altında olmaya devam edecektir. Zira siyasi görüşlerimizi onurumuzdan ve canımızdan üstün gördüğümüz sürece patrimonyal bir zihniyetin maşası olmaya devam eder siyasete malzeme olmaktan öte bir şey yapmış olmayız.
Ayrıca toplumumuzda ne zaman buna benzer kötü bir olay meydana gelse her kesimden insan medyada, okulda, sokakta kısacası her yerde şu özlü sözü sarf eder, “kadınları eğitmek şart”. Sanki kadınları taciz eden ve öldüren erkek değil de kadınmış gibi. Tekrarlana tekrarlana içi boşaltılmış bu cümleyi kullanan ahaliye sesleniyoruz. Gelin kadını bir kere eğiteceksek erkeği on kere eğitimden geçirelim. Çünkü kadın gerek eğitim gerekse ekonomik açıdan ne kadar güçlü olursa olsun sahip olduğu bu özellikler onu bir erkeğin şiddetinden ve tacizinden koruyamıyor.
Bugün buradan kent konseyi kadın meclisi olarak tüm kadınlara sesleniyoruz. Bu ortak sorunumuzu aşmak için birbirimize daha sıkı kenetlenmeliyiz ve toplumu eğitme konusunda daha fazla aktif rol almalıyız.
Özellikle şunu söylemek isteriz ki başka Özgecanların hayatı kararmasın istiyorsak erkek çocuklarımızı daha iyi eğitelim, onlara kadınların da insan olduğunu ve en az onlar kadar insanca yaşamayı hak ettiğini öğretelim. Unutulmamalıdır ki kadın bilinçli olursa toplum da bilinçli olur.”
(Taner ŞİMŞEK)
Editör: TE Bilisim
