“Artık kendi ekmek teknemi açmanın zamanı gelmişti. Başımı sokabileceğim bir dükkan bulmaya çalışıyordum. Eşe-dosta da haber salmıştım. Nihayet uzun yıllar oturduğum dükkanı buldum. Şimdi yeri çay bahçesi olan Verem Savaş Dispanseri’nin aralığındaydı, gözden uzak sayılırdı, ama ana caddeye çok yakın oluşu avantajdı. Daha önce de belirttiğim gibi, İstem Basımevi ismini de arkadaşım Mehmet Yolyapar koydu. Samimi dostluğumuz da, matbaanın ismi de bugünlere kadar geldi, sağolsun, varolsun.”
ÖĞRETMENLERİ İNCİTEN YAZI
Nizamettin Oktay, unutamadığı bir olayı da şöyle anlatıyor:
“O dönemlerde aynı zamanda gazetenin sahibi olan ustam Akif Leblebicioğlu siyasetle uğraştığından Hür-Yol Gazetesinin tüm işlerini biz basımevi çalışanları yürütüyoruz. Gazetenin hem mürettibi hem de muhabiriyim. O dönemlerde komşu Nevşehir, Amasya, Tokat gibi illerden gelen yerel gazetelerdeki haberleri de bizim gazetede kullanıyoruz. Biz de buradan onlara haberler yolluyoruz. Yani gazetecilik diliyle ‘paslaşıyoruz’. Bu yerel gazetelerden aldığımız haberleri ‘kesip yapıştırıp diziyoruz’ sonra usulüyle birleştirip basıyoruz. Bir gün kesip çıkardığım haberi okumadan kesip bizim gazeteye basmışız. Söz konusu haber ise, öğretmenlere yönelik olumsuz bir habermiş meğerse. Ben 13-14 yaşındayım o zaman, yani pek farkında değilim olayın. Neyse o gece saat 3-4 suları, biz basımevinde harıl harıl çalışıyoruz. Biri geldi bizim dükkân camekânına taş attı, koskocaman vitrin aşağı indi. Dizlerimiz titredi.. Korku ve şaşkınlıktan ne yapacağımızı bilemedik ilk anda. Sonra toparlandık ve hemen ustamıza haber saldık. Akif Usta geldi, olayı anlattık ustaya. Polise haber verildi, gittik karakola ifade verdik. Ustam sordu bu yazıyı kim yazdı diye. Ben yazdım dedim. O zaman ceza olarak sabaha kadar sen bekleyeceksin basımevini dedi. Sabah sekize kadar matbaayı bekledim. Sonra da adliyede geçirdim günümü. Böylesi zor günlerdi. Ancak bu deneyimler beni pişirdi bu sahada. Hamdık, piştik, olduk.”
BELEDİYE MECLİSİ ÜYELİĞİ
Nizamettin Oktay, 1970’lerde Ecevit hareketiyle birlikte CHP’ye ilgi duyar, görevler alır.
Prof.Dr. Arif Ersoy’un Belediye Başkanı olduğu 1994-99 döneminde de, Belediye Meclisi üyesi olarak görev yapar. İmar Komisyonu ve Encümen üyeliği görevlerinde bulunur.
Aslında, siyaset dışında pek çok sosyal-kültürel etkinliğin de içinde yer alır. Örneğin, Türkiye Sakatlar Derneği Çorum Şubesi’nin Fahri Başkanı olur. Kaldırımların engellilere uygun olarak düzenlenmesi yönünde büyük çabalar gösterir ve bunun gerçekleşmesine katkı sağlar.
Çorum’un sorunlarına ilişkin, daima duyarlı bir insan olmuş, ilgilileri uyarmış, basın yoluyla eleştiriler, öneriler getirmiş, yanlış veya eksik ne gördüyse, düzeltilmesi yönünde çaba göstermiştir.
Matbaacılığa adanmış bir ömre, Çorum duyarlılığını da eklemek yerinde olacaktır.
Bugün sağlık sorunlarıyla uğraşan Nizamettin Oktay’ın, daha nice yıllar, esenlik içinde “duyarlı bir Çorumlu” olarak çabalarını sürdürmesini diliyoruz.
1973 seçimleri öncesi, CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Verem Savaş Dispanseri’nin önünde halka hitap ediyor. Nizamettin Oktay, kürsünün hemen önünde…Arkasında da Yüksel Onat ile Aslan Emektar görülüyor. Kürsünün diğer yanında ise Faik Ünal…İkinci fotoğrafta, Cahit Angın, Ecevit’in hemen arkasında…
Vahide-Nizamettin Oktay çiftinin 20 Ağustos 1970 tarihindeki nikahlarından…
1980’lerin başlarında, baba Mustafa Oktay’la bir aile fotoğrafı…Vahide-Nizamettin Oktay çifti, büyük kızları ve oğullarıyla…
Nizamettin Oktay, annesi Zahide ve eşi Vahide ile oğlu Mustafa’nın sünnetinde (üstte)…Duayen matbaacının oğlu Mustafa Oktay, bugün resim öğretmeni olarak Çorum’un önde gelen sanatçıları arasında yer alıyor (altta)…
Vahide-Nizamettin Oktay çifti, oğulları Mustafa ve küçük kızları Neşe ile doğum günü kutlamasında…
1995 yılında Çorum Belediye Meclisi üyeleri, Başkan Prof.Dr. Arif Ersoy’la…
Belediye Başkanı Ersoy ve Belediye Meclisi üyeleriyle Bosna gezisinden…(Soldan sağa: Belediye Başkanı Prof.Dr. Arif Ersoy, Adnan Özejder, Necati Cenikli, Erdem Çenesiz, Nizamettin Oktay, Adnan Erkan, Azim Yılmaz.)
Nizamettin Oktay, Çorum’un çevreci “Ağaç Dede”si, merhum Rüstem Eren’le…
Nizamettin Oktay, şu günlerde Samsun’da radyoterapi alıyor. Bu fotoğraf da, dün oğlu Mustafa Oktay tarafından çekilip bize ulaştırıldı.
