Güncel

Asgari ücret zammı Çorum'da protesto edildi: “Biz çalışıyoruz, onlar zenginleşiyor”

Çorum Emek ve Demokrasi Platformu, 2026 asgari ücretinin 28 bin 75 lira olarak açıklanmasını protesto etti. Kadeş Barış Meydanı’nda düzenlenen basın açıklamasında “Sermaye istedi, saray rejimi belirledi, asgari ücret açlık sınırının altında kaldı” denildi.

Abone Ol

CHP İl Başkanı Dinçer Solmaz, EMEP İl Başkanı Muharrem Özünel, DEM Parti İl Başkanı Hasan Satılmış, SOL Parti yöneticileri, ADD Başkanı Uğur Demirer, KESK’e bağlı sendikaların şube başkanları ve üyelerinin katıldığı basın açıklamasında ortak açıklamayı Çorum Emek ve Demokrasi Platformu adına DİSK Sosyal İş Temsilcisi Ergül Öztürk okudu.
Açıklamada konuşan Öztürk, 1 Ocak 2026’dan itibaren geçerli olacak asgari ücretin yüzde 27 artışla 28 bin 75 lira olarak belirlendiğini hatırlatarak, “Açlık sınırının 30 bin liraya, yoksulluk sınırının 100 bin liraya dayandığı bir ortamda bu ücret, milyonlarca işçi ve ailesini açlık sınırının altına mahkûm etmektir” dedi.
“DAYATILAN BU AÇLIK VE SEFALETİ KABUL ETMİYORUZ”
Çorumlu işçi emekçiler olarak dayatılan bu açlık ve sefaleti kabul etmediklerini belirten Öztürk, “TÜİK bile Kasım ayı yıllık enflasyonunu % 31,07 olarak açıkladı. Bağımsız araştırma grubu ENAG, yıllık enflasyonu yüzde 56,82 olarak açıkladı. Asgari ücret açlık sınırının altında, zam ise enflasyonun altında ama Çalışma Bakanı televizyonlardan gözümüzün içine baka baka ‘çalışanları enflasyona ezdirmedik’ diyor. Dakikada 40 bin 227 lira harcayan saray, işçi ve ailesine 1 ay boyunca 28 bin lira ile yaşamayı dayatıyor. Asgari ücretli sofrasında eti göremezken, saray milyonları harcıyor” ifadelerini kullandı.
“BİZ ÇALIŞIYORUZ ONLAR YİYOR”
Asgari ücret belirlenirken ‘işçiler olmasa da olur’ diyen zihniyetin kendine yakışanı yaparak işverenlerle bir olup milyonların sesini duymazdan geldiğini söyleyen Öztürk, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Bu ülkeyi yönetenler, asgari ücreti belirlerken seçimini bir kez daha bu ülkenin tüm değer ve güzelliklerini üreten işçilerden değil, sermayeden yana yapmıştır. Biz çalışıyoruz onlar yiyorlar. Biz açlık ücretinin bile altında çalışırken, sermaye sınıfı ve temsilcileri, servetlerine servet katıyorlar.
Sendikalar, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısını yeni keşfetmiş gibi katılmıyoruz diyerek, kenara çekiliyorlar. İnsanca yaşayacak bir ücret için işçileri birleştirmek ve mücadele etmek yerine, milyonlarca işçi ve ailesini sermaye sınıfı karşısında yalnız ve güçsüz bırakıyorlar. Saray rejimi ve sermaye sınıfı da sendikaların verdiği bu fırsattan faydalanarak işçileri, açlık sınırı altında bir asgari ücrete mahkûm ediyorlar.”

Ergün: “Gerçek gündemimiz, Ela Rümeysa değil, açlık sınırı altındaki asgari ücrettir!”
Ergün: “Gerçek gündemimiz, Ela Rümeysa değil, açlık sınırı altındaki asgari ücrettir!”
İçeriği Görüntüle

“İŞÇİLERİN EMEĞİNİ, ÇOCUKLARIN GELECEĞİNİ ÇALIYORLAR”
İşçilerin emeğinin her gün ucuzladığını, MESEM'ler eliyle çocukların asgari ücretin üçte birine köle gibi çalıştırılarak can verdiğini, iş cinayetlerinde üçer beşer onar canların yittiğini, açlık sınırının altında ücretlere mahkûm edildiğini belirten Öztürk, “Bu açlık, bu sefalet, bu iş cinayetleri kabul edilemez. İşçi sınıfı ve tüm emekçiler olarak sessiz kaldıkça bu düzen ve sefalet koşulları devam edecek” dedi.
“İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ”
İşçilerin açlığa mahkûm edilmesini, emeğin ucuzlatılmasını, sermayenin kârı için halkın yoksullaştırılmasını kabul etmediklerini söyleyen Öztürk, konuşmasının devamında şunları dile getirdi:
“İşçilerin çoğunluğunun örgütsüzlüğü patronlara cesaret vermektedir. Örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalıdır. Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş yasa tasarısı Meclis Genel Kurulu’na getirilerek yasalaştırılmalıdır.
İşçi sınıfının ve emekçilerin kurtuluşu; birlikte, örgütlü ve kararlı bir mücadeleyi büyütmekle mümkündür. Tüm işçi ve emekçileri, sefalet düzenine karşı omuz omuza mücadeleye çağırıyoruz. Sermayeye değil emekçiye bütçe! Yaşasın İş Ekmek Özgürlük Mücadelemiz!”