Üstteki karikatürü gördünüz?

Her şeyin özeti bu karikatür işte.

Ülkemiz de dahil bu coğrafya üzerindeki ülkelerin tümünün toplumsal akılları hazır olmadığı için toplumsal gözleri, gerçekleri görmüyor.

Gerçekleri gör(e)mediği için de seçmesini beceremiyor.

Çünkü seçerken aklını kullan(a)mıyor.

Aklını kullanamıyor çünkü bu konuda eğitimsiz.

O nedenle bu durumdayız.

O nedenle asalak, o nedenle üretim kabızıyız.

O nedenle kalkınmış tek bir İslam Devleti yok.

O nedenle biz de dahil tüm İslam ülkeleri, hemen her konuda Batı’ya muhtacız.

O nedenle Batı’nın şamar oğlanıyız.

… …

Şimdi bırakalım diğer ülkeleri, kendi ülkemize dönelim.

Atatürk’ün ölümüyle birlikte, onun ardılları, yeni yeni filizlenen toplumsal aklımızı dumura uğrattı.

Örnek mi?

Örnek de verelim.

* Teknolojik üretimin önemli bir aşaması olan Kayseri Uçak Fabrikasının kapatılmasıyla birlikte ülkemizin teknolojik gelişimi köreltildi. Özgüven yitirildi.

* Köy Enstitüleri kapatılarak toplumsal aklın yayılması önlendi.

* Henüz seçme/seçilme bilinci ve kültürü gelişmemiş, ortalama eğitim düzeyi sıfıra yakın topluma zamansız getirilen “çok partili sistem”; toplumsal aklın gelişmesinin önünde bir set oldu.

* Türkiye Cumhuriyetini oluşturan halklar arasında sağlanan birlik ve dirlik; Atatürk’ün ardıllarının beceriksizliği yüzünden bozuldu.

* Yazboz tahtasına dönüşen eğitim sistemi, eğitimli insan yetiştiremez oldu.

O nedenle bu durumdayız.

O nedenle aklımız kullanılmaya hazır değil.

O nedenle gözümüz görmüyor.

Görmeyen gözlerimiz eğriyi doğruyu seçemiyor.

Eğriyi doğruyu seçemeyen gözlerimiz, doğru insanları bulup, çıkaramıyor.

O nedenle yanlış insanlar tarafından, yanlış yönetiliyoruz.