Toplum olarak manevi değerlerimizin yüksek olması, bizlerin dernek veya vakıf çatısı altında kimi örgütlenme biçimleri ile halka faydalı olma duygularımızı ortaya çıkarmaktadır.

Ancak asıl amacı karşılıksız olarak halka yararlı olmak amacı güden bu türden dernek ve vakıflar çalışma şekilleri nedeni ile yanlış uygulamalar yaparak, “zimmet”, “vergi kaçakçılığı” gibi suçlarla karşı karşıya kalmakta ve yöneticiler zor duruma düşmektedirler.

Bu nedenle sizlere dernek ve vakıfların vergi kanunları karşısındaki durumları hakkında biraz bilgi vermek istiyorum.

Bilindiği gibi dernek ve vakıflar kurumlar vergisine tabi değillerdir. Fakat kurumlar vergisi mükellefi sayılmamaları, dernek ve vakıfların elde ettikleri gelirlerinin tümünün vergiye tabi olmadığı veya vergicilikteki kimi yükümlülükleri yerine getirmeyeceği anlamını taşımamaktadır.

Peki nelere dikkat edeceğiz;

a)- Dernek ve vakıfların elde ettikleri kira gelirlerinin durumu : Gelir Vergisi Kanununun 95/5-b maddesi uyarınca dernek ve vakıflara ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında, yapılan kira ödemelerinden “stopaj “ yapılması zorunlu kılınmış olup, bugün geçerli stopaj oranı % 20 olarak belirlenmiştir. Diğer bir ifade ile dernek ve vakıfların kira gelirleri % 20 oranında vergilendirilmiş olacaktır ki bu türden kesinti yoluyla alınan vergiler nihai vergi niteliği kazanacaktır.

Ancak dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerin elde ettikleri kira gelirleri var ise, bu gelirler normal olarak kurumlar vergisine tabi bulunduğundan stopaj kesintisi yapılmayacak, bu türden kira gelirleri için genel kaideler çerçevesinde fatura düzenlenmek suretiyle elde edilen gelir kurumlar vergisi olarak vergilendirilecektir. Yani stopaj (gelir vergisi) kesintisi yapılmasına gerek bulunmamaktadır.

b)- Dernek ve vakıfların elde ettikleri menkul sermaye iratlarının durumu : Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesi menkul sermaye iradı ( Faiz, repo, kar payı vs..) gelirleri için bu gelirlerin elde edildiği an stopaja tabi tutulması zorunluluğunu getirmiştir. Ancak özel kanunla kurulan dernek ve vakıflar, odalar ve üst kuruluşları, borsalar ve üst kuruluşları meslek örgütleri ve üst kuruluşları siyasi partiler ve emekli ve yardım sandıklarının elde ettikleri menkul sermaye iradının türü ne olursa olsun Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesine göre “stopaj “ yapmayacaklardır. Başka bir ifade ile bu gelirleri için vergi ödemeyeceklerdir.

c)- Çay, yemek, kermes gibi faaliyet gelirleri; Derneklerin, yılda birden fazla çay, yemek, tiyatro, kermes, konser gibi organizasyonları gerçekleştirerek gelir elde etmesi durumunda kurumlar vergisi mükellefiyetliği söz konusu olabilecektir.

Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere Dernek ve vakıflara ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında elde edilen gelirler ile, menkul sermaye iradı türündeki ( Faiz geliri, repo geliri, kar payı geliri vs..) vergiye tabi bulunmaktadır. Öte yandan unutulmaması gerekir ki dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerin elde etmiş oldukları gelirin türü ne olursa olsun kurumlar vergisi kapsamında vergilendirilecektir.