Dünkü yazımda, 27 Mayıs 1960 için "Kimi devrim demişti kimi darbe; kimi ihtilal demişti kimi müdahale..." diyerek bir giriş yapmış ve de "Peki, 27 Mayıs'ın getirisi ne olmuş, götürüsü ne olmuştur?" diye bağlamıştım.

Elbette 27 Mayıs, toplumun bir kesiminde büyük bir sevinç yaratırken, diğer bir kesiminde büyük bir acı yaratmıştır.

Ama ülkenin söndürülür olan kurucu değerlerini ayağa kaldırmış ve de bir demokrasi rüzgârı estirmiştir.

Cumhuriyet döneminin en demokratik, laik ve özgürlükçü anayasası 27 Mayıs döneminde yapılmış ve 9 Temmuz 1961'de halkoyu ile kabul edilmiştir.

Bu anayasada yasama, yürütme, yargı olarak kuvvetler ayrılığı netleşmiş; yargı bağımsızlığı sağlanmış, sosyal devlet ilkesi ilk kez kabul edilmiştir.

Ve de devleti yeniden şekillendiren aşağıdaki kurumlar, 27 Mayıs'ın ürünü olmuştur.

***

Anayasa Mahkemesi (AYM):

-Kararları hoşa giderse övülen...

-Hoşa gitmezse sövülen...

-Ama bugün için yine de hem toplumun, hem yargının tek güven kurumu olan...

Ve de çıkan tüm yasaların anayasaya uygunluğunu kontrol eden AYM, 1961 anayasasında yer alarak o dönemin ürünü olmuştur.

***

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT):

-1961 Anayasası ile özerkliğe kavuşan...

-Uzun bir dönem toplumun tek haber kaynağı ve de eğlence kanalı olan...

Ama bugün iktidarın borazanı olan TRT, o dönemin bir özerk kuruluşu olmuştur.

***

Hâkimler ve Savcılar Kurumu (HSK):

Özellikle yargıya olan güveni sarsarak, bugün yargıyı tartışılır hale getiren HSK'nun, ya da önceki adıyla HSYK'nun öncesi olan...

Ve döneminde yargıya büyük saygınlık kazandıran "Yüksek Hakimler Kurulu", 1961 anayasasının 143'üncü maddesi ile o dönemin ürünüdür.

***

Milli Güvenlik Kurulu (MGK):

Amacı, "Milli güvenlik ile ilgili kararların alınmasında ve koordinasyonunun sağlanmasında gerekli temel görüşleri, Bakanlar Kuruluna tavsiye etmek" olan...

Ama bugün, aldığı kararlarla iktidar politikalarına meşruiyet kazandıran bir kurula dönüşen...

Ve de 1961 anayasasında yer alan MGK, o dönemin ürünüdür.

***

Devlet Planlama Teşkilatı (DPT):

-Kuruluş amacı "ekonomik ve sosyal kalkınmayı hızlandırmak" olan...

-Ama daha çok Batıya entegrasyonu sağlamaya yönelik plan ve proje geliştiren...

Ve 30 Eylül 1960 tarihinde kurulan DPT, o dönemin ürünüdür.

***

Cumhuriyet Senatosu:

Çift meclisli bir dönemde bir üst meclis olan...

Millet Meclis'inin kararlarını bir kez daha görüşerek karara bağlayan...

Ve 12 Eylül 1980 darbesiyle kapatılarak görevine son verilen Cumhuriyet Senatosu, o dönemin, yani 1961 anayasasının ürünüdür.

***

Grev ve Toplu Sözleşme:

Ve emek dünyasının, çalışma hayatında uzun yıllar bedel ödeyerek kazandıkları sendikaların "grev" ve "toplu sözleşme" hakkı...

Ve yine önceden izin almaksızın "dernek kurma" ve de "gösteri ve yürüyüş yapma" hakkı...

1961 anayasası ile yaratılan siyasal ve sosyal iklimin, yani o dönemin ürünüdür.

***

Ve üniversitelerin özerkliği...

Ve süreç içinde, tek tek sayamayacağımız diğer getiriler...

Ve genelde örgütlenme özgürlüğünün beslediği demokrasi rüzgârı...

1961 anayasası ile yaratılan demokratik bir iklimin, yani o dönemin ürünüdür.

Ne yazık ki bu demokrasi rüzgârını yaratan 61 anayasası, "Bu anayasa bize bol geliyor" denilerek ve de "Sosyal uyanış, ekonomik gelişmeyi aştı" denilerek 1971 muhtırası ile budanmış, 1980 darbesi ile lağvedilmiştir.

İşte bugün, o demokrasi rüzgârı ve de o anayasal iklim aranır olmuştur.