SEDDÜLBAHİR ÇIKARTMASI

Asıl çıkartma ise İngilizlerin ve Fransızların Seddülbahir’e İki tümen Anzak ordusunu çıkartmasıydı. Durum Türkler açısından hiç te iyi değildi. Liman Paşa ise Bolayır sırtlarında Saroz’u gözlüyor. Asıl çıkartmanın Saroz’a mı? Yoksa Besni’ye mi olacağını takip ediyordu. Anzak’ların hedefi Alçıtepe ve Kabatepe, Conkbayırı tepelerini aldıktan sonra boğaza hakim olan Maltepe’yi ele geçirmekti. Arıburnu ve Seddülbahirden sorumlu olan Albay Halil Sami zor durumdaydı. Bu çıkarmanın asıl çıkarma olduğundan emin olmadığı için Mustafa Kemal’e emir vermiyordu.

Mustafa Kemal ise yanına alayını alarak sabah saat sekizde harekete geçmişti bile. Seddülbahir’in korunması 9.cu tümen 27.ci alaya bırakılmıştı. Vaziyet çok kötü bir hal alırken Mustafa Kemal Eceabat, Biga’lı köyünden 2000 kişilik bir kuvvetle desteğe geliyordu Liman Paşa’nın bekle emrine rağmen harekete geçti. Bu arada Şefik Bey’in askerleri de yetişti. Azak’larla göğüs göğüse burun buruna süngü çarpışmaları oldu. Anzak’lar 3500, Türkler 2500 şehit vermişlerdi. Anzak’ların komutanı Genaral Birwood geri çekilme kararı aldı. Mustafa Kemal’in bu tutumu kaybedilecek bir savaşı, başarıya götürmüştü. Düşman koca Tepe ve Conkbayırını ele geçirseydi bir daha ordan çıkartmak çok zor olacaktı.

Doğu kanadında çarpışan 26.ıncı Türk alayı tam beş gündür savaşıyor bir gece bile uyumamıştı.Bu cephe çözülmeye başlamıştı.Tümen komutanına göre bu doğu kanat çökmüştü. Alçı Tepe doğrultusu açık kalmıştı. 3.üncü tabur komutanı Binbaşı Mahmut Sabri Bey ihtiyat grubunu alarak öne fırladı.Bu ileri hareket diğer birlikleri de canlandırdı. Böylece kaybedilen mevziler yeniden geri alındı. Öbür taraftan süngü hücumları etkili olmuş Fransız birlikleri de çözülmüşlerdi.

1-2 Mayıs gecesi 20.inci Alay, İngiliz mevzilerine saldırıya geçti.Taktik açısından baskın niteliğinde düşünülen bu saldırı İngilizlerin sert direnişleriyle karşılandı. Bunun üzerine Alay komutanı iki taburun daha muharebeye katılmasını emretti. Savaş tüm şiddeti ile devam ediyordu. İki taraf ta birbirlerine karşı bir üstünlük sağlayamadılar.

3-4 Mayıs gecesi Türk birliklerine yeni takviyeler katıldı. 15.inci Tümen soldaki 7.inci tümen birlikleriyle birlikte saldırıya geçecek İngiliz ve Fransız kuvvetlerini sağ taraftan kavrayıp denize dökecekti.Fakat 15.inci Tümen İstanbul’dan Kilye Koyuna yeni gelmişti saldırı gölgesine geldiğinde yorgundu. Bölgeyi tanımıyordu. 7. İnci Tümenin sayısı 3 alaydı. Yaklaşık 3000- 4000 kişi. Bu alaylar bu güne kadar yapılan savaşlarda çok kayıp vermişlerdi. 56.ıncı Alay da bu tümenin emrine verildi.Türk kuvvetleri toplam 7000 kişiye ulaştı. Karşı tarafta Fransızların 17.000 kişileri vardı.Ayrıca arkalarında deniz ve kara kuvvetlerinin topçu desteği bulunuyordu.Yapılan saldırılar karşılıklı çok kayıplar vermiş fakat her iki taraf ta bir başarı sağlayamamıştı. Yine de düşman kuvvetlerinin morali oldukça bozulmuştu.

23 Nisan 1914 tarihinde suya indirilen E sınıfı denizaltısıdır.

1915 yılı, E11 Çanakkale deniz harekâtlarındaki en etkili denizaltılardan birisidir. Marmara Denizi'ne yaptığı üç akın seferinde 27'si buhar gücü ile çalışan ve 58'i daha küçük yelkenli tekneler olmak üzere farklı büyüklüklerde 80'den fazla gemimizi batırmıştır.8 Ağustos 1915 tarihinde ikinci seferinde olan E11;

Çanakkale'deki Osmanlı Devleti savunmasına destek vermek üzere seyir halinde olan Barbaros Hayreddin zırhlısını, attığı tek bir torpido ile vurmuş ve 253 mürettebatı ile batırmıştır.

*

Karşılıklı saldırılar 4 Mayıs’a kadar devam etti. 4 Mayıs günü Fransız General Amade’nin General Hamilton’a yazdığı rapor ilginçtir: “Verilen zayiatın altından kalkılamayacak ölçüde olduğu, Senegalli taburlarla yabancı lejyonların tam bir panik ruh haleti içinde artık savaşmalarına olanak kalmadığını, tez elden ve en az bir tugay ile takviye edilmedikleri takdirde Fransız cephesinin güvenlik ve dayanma şansının düşünülemeyeceği” bildiriliyordu.

Bütün bunlar Türk süngüsünün eseriydi.

(SÜRECEK)