AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, AK Parti Çorum İl Başkanlığı tarafından düzenlenen Genişletilmiş İl Divan Toplantısı’na katıldı. Ataş, burada referandum süreci ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Atatürk Spor Salonu’ndaki toplantıya AK Parti Çorum milletvekilleri Salim Uslu, İlksen Ceritoğlu, Ahmet Sami Ceylan, Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, AK Parti Teşkilat Başkan Yardımcısı Murat Yıldırım, AK Parti İl Başkanı Mehmet Karadağ ve partililer katıldı. Bugüne kadar 5 genel seçim, 3 yerel seçim, 2 referandum ve bir cumhurbaşkanlığı seçimi olmak üzere 11 seçim geçirdiklerini hatırlatan Ataş, milletin de desteğiyle her seçimden alınlarının akıyla çıktıklarını söyledi. 14 yıldır hem mazlum ülkelerdeki mazlum topluluklar hem de Türkiye’de mağduriyet yaşayanların oylarıyla ve dualarıyla AK Parti’ye destek verdiklerini açıklayan Ataş, kendilerinin de milleti yanıltmadıklarını ve yalan söylemediklerini ifade etti. Ülke için ne yapılması gerekiyorsa onları vaat ettiklerini ve millet sayesinde bu vaatlerin hepsini gerçekleştirdiklerini ve gerçekleştirmeye devam ettiklerini belirten Ataş, “Bu süreçte zaman zaman eski Türkiye’deki alışkanlıkları devreye sokarak Cumhurbaşkanımız ve AK Parti’nin önünü kesmeye çalıştılar. 2007 yılında e-muhtıra vermek suretiyle Ak Parti’nin önünü kesmeye çalıştılar. 2008 yılında sudan bahanelerle partimize kapatma davası açtılar. 2013 yılında Gezi olaylarıyla Türkiye’de kaos ortamı oluşturmak suretiyle bölgesinde kalkınan gelişen Türkiye’yi istemeyenler ülkeyi Suriye’ye çevirmenin planlarını yaptılar. 17-25 Aralık’ta hükümet üzerinde operasyon yaparak hükümeti yıkmanın denemesi yaptılar. 2014 yılında ilk defa millet, milletin adamını cumhurbaşkanı seçti. Bu coğrafyada kalkınmış bir Türkiye istemeyen çevreler mazlum milletlerin sesi olmasını istemeyen çevreler ülkenin önünü hep kesmenin gayreti içerisinde oldular. 2015 genel seçimleri geldiğinde HDP’li Demirtaş’ın eline saz vererek televizyon, televizyon dolaştırarak AK Parti’yi iktidardan uzaklaştırmanın planını programını yaptılar. 7 Haziran’da kısmen başarılı oldular. 5 aylık kaos döneminden sonra başkomutanımız ülkeyi seçime götürerek istikrarsız sürece son verdi” dedi. Türkiye tarihinde 15 Temmuz’un önemli bir tarih olduğunu dile getiren Ataş, “Çünkü 1960 ihtilalinde bu millet Menderes’e sahip çıkamamıştı. Zannettiler ki 15 Temmuz’da da aynı senaryoyu işlemek suretiyle Recep Tayyip Erdoğan’ın kellesini alacaklarını zannettiler. Millet 1960 ihtilalinin rövanşını 15 Temmuz’da aldı. Cumhurbaşkanımızın ‘ben milletimin arasına gidiyorum ne yapacaksanız gelin orada yapın’ çağrısına insanlarımız sağına soluna bakmadan, hangi zihniyettesin diye sormadan sel sokağa dökülerek bu ülkenin liderine sahip çıktı. Darbecilere karşı darbe yapmayı başardı. O gece millet olma özelliğimizi yeniden keşfetmek üzerde bütün dünyaya nasıl millet olduğumuzu yeniden gösterdik.” Ana muhalefet partisini de eleştiren Ataş, şunları kaydetti: “Cumhuriyet Halk Partisi’nin yaptığı bir şey var. Siyasi hayatı boyunca bu ülkeye bir tek çivi çakmamış zihniyet şimdi ülkeye hizmet edenlerin önünü kesmek için, ülkeyi geleceğe emin adımlarla taşıyacak olan bu sisteme karşı durmak için olmaz iftiraları bol keseden atmak suretiyle milletin kafasını karıştırmaya çalışmaktadırlar. Dağıttıkları broşürlere bakın içerisinde bir tane doğru cümle bulamazsanız. Anayasa değişikliği ile ilgili bir tek maddeyi doğru olarak millete anlattıklarına şahit olamazsanız. Bütün işleri yalan milleti yanlış şekilde yönlendirmek suretiyle nasıl yönlendiririz nasıl bir algı oluştururuz içerisindeler. Bunların oyununu bozmaya hazır mıyız. Biz milletle birlikte geleceğe yürüyeceğiz. Bugüne kadar nasıl birlikte yürüdüysek hep birlikte yürüdüysek bundan sonra da Allahın izniyle geleceği birlikte yürüyeceğiz. Hangi yalanları iftiraları atarlarsa atsınlar millet artık geçmişteki gibi o yalanlara kanmıyor. İtibar etmiyor. 16 Nisan’da da yeni bir tarih yazmaya var mısınız?”