Osmancık’ın sahip olduğu tarihi ve kültürel değerleri ile ünlü Osmancık pirincinin fotoğraf sanatıyla tanıtmak, halkı fotoğraf sanatı hakkında bilinçlendirmek, fotoğraf tutkunu ve profesyonel fotoğraf çalışmaları yapan sanatçılarla tanıştırmak, kaynaştırmak ve etkinlik aracılığı ile fotoğraf sanatının gelişmesine katkı sağlamak amacı ile düzenlenen etkinlik fotoğraf gruplarının katılımıyla gerçekleşti.<br /> Kültür ve Turizm Bakanlığı destekli, OFKAD başkanı İsmail Kabakdere'nin ev sahipliği ve rehberliğinde gerçekleştirilen etkinlikte fotoğraf sanatçıları Osmancık-Dodurga ilçeleriyle Kumbaba, Girinoğlan, İnal , Gökgözler, Çatar köylerindeki çeltik tarlalarında fotoğraf çekimleri yapıldı.<br /> Etkinlik kapsamında tuğla fabrikaları, Girinoğlan köyü leylek yuvaları, her şeyiyle otantik duran İnal Köy’nün ahşap evlerini ve Mayıs ayının sonuna doğru çeltik tarlalarının sular altında kalması ile ortaya çıkan manzaraları objektiflerine yansıtan fotoğraf sanatçıları aynı zamanda çeltik tarlalarında su ve çamur içinde çalışanların zor şartlarda neler başardığına da tanıklık etti.<br /> Fotoğraf sanatçılarını Osmancık’ta ağırlamaktan mutluluk duyduklarını dile getiren OFKAD Başkanı İsmail Kabakdere “İlçemiz fotoğraf çekimi için eşsiz bir mekan. Özellikle çeltik tarlaları fotoğraf çekimi için inanılmaz bir görsellik sağlıyor. Bu güzellikleri fotoğraf gruplarının objektiflerine yansıtmalarına vesile olmaya çalıştık. Elimizden geldiğince ilçemizi uluslararası platformlarda tanıtma gayretlerimiz sürüyor" dedi.<br /> Etkinliğin Kültür ve Turizm Bakanlığı destekli olduğunu ifade eden İsmail Kabakdere, bu tür etkinlikleri dernek olarak 6 yıldır yaptıklarını belirterek “Bizim dernek olarak kuruluş amacımız ve üstendiğimiz misyon Osmancık dışına geziler düzenleyen değil, dışarıdan Osmancık'a insanların gelmesini sağlayacak çalışmalar yaparak turizm açısından gelişmesine ve ilçe ekonomisine katkıda bulunmak. Bu amacımız doğrultusunda dernek olarak bu tür etkinlikleri 6 yıldır zor şartlar ve imkansızlıklar içersinde yaparak ilçemizin tanıtılması için seve seve elimizi taşın altına koymaktan çekinmiyoruz. Ayrıca OFKAD yönetimi olarak ilçemizin tanıtımına yönelik yaptığımız bu çalışmalarımıza inanarak destek veren ilçemiz iş adamlarımıza ve Belediye Başkanımıza da çok teşekkür ederiz” şeklinde konuştu.<br /> <br /> BİZE KALAN SADECE KADRAJIMIZI BELİRLEYİP DEKLANŞÖRE BASMAK<br /> OFKAD’ın düzenlediği etkinliğe katılan fotoğraf sanatçılarından Dilek Erim ise çeltik tarlalarında su ve çamur içinde çalışanların zor şartlarda neler başardığına tanıklık ettiklerini kaydederek, “Çorum, tarihi, taş köprüleri, çeltik tarlaları, tuğla fabrikaları ile dikkat çeken bir ilimiz. Alacahöyük, Boğazköy, Hattuşaş gibi yerleşimler Çorum tarihinde önemli yer tutuyor, tarihi yapılardaki zenginliği de beraberinde getiriyor. Kurulmuş olduğu Kızılırmak havzası bölgeyi tarımsal olarak da zenginleştiriyor. Bölgenin en çok pirinç üretimine sahip olan illerinden biri olan Çorum’da çeltik tarlaları geçim kaynaklarının başında geliyor. Mayıs ayının sonuna doğru çeltik tarlalarının sular altında kalması ile ortaya çıkan manzaraları görüntülemek için birçok fotoğrafçı bölgeye gidiyor. Biz de bu amaçla gece yarısı İstanbul’dan çıkıyoruz yola. Günün ilk ışıkları ile beraber, sisler altındaki çeltik tarlalarını gördüğümüzde yolculuğumuzun sonuna geldiğimizi anlıyoruz. Osmancık, Çorum’un pirinç üretimi en fazla olan ilçelerinden. Fotoğraf çekimlerimiz Osmancık-Dodurga çevresinde yoğunlaşıyor. Kumbaba, Girinoğlan, İnal, Gökgözler, Çatak köyleri ve etrafında çekimler yapıyoruz. Girinoğlan köyü leylek yuvaları ile İnal köyü güzel köy evleri ile karşılıyor bizi. Biraz dinlenmek için uğradığımız her köy kahvesinde güleryüzlü köy halkı tarafından karşılanıyor ve doyumsuz sohbetlere ortak oluyoruz. Bu sohbetler sırasında, çeltik ekimini, pirincin yolculuğunu, çok fazla emek verilerek yetiştirildiğini öğreniyoruz. Mayıs ortası gibi ekilen çeltiğin Eylül ayına kadar olan tarla macerasını, Eylül’de hasat yapıldıktan sonra kurutulmasını ve fabrikaya gidişinin hikayesini dinliyoruz. Çeltik tarlalarında su ve çamur içinde çalışanların zor şartlarda neler başardığına tanıklık ediyoruz”