“Çarklar dursun, ölümler bitsin” diyen Beyaz, çarklar dönmeye, çalışanların çoğunluğunun işe gitmeye, insanların ölmeye, sağlık emekçilerinin ise tükenmeye devam ettiğini dile getirdi. Sağlıklı, güvenceli ve insanca yaşama hakkı için emekçilerin yan yana gelmesi gerektiğini kaydeden Beyaz, açıklamasına şu şekilde devam etti: “Umutlarımız büyütmek için Türkiye’nin dört bir yanında 1 Mayıs Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü için yan yanayız. Yasaklara rağmen, baskılara rağmen umudu büyütüyoruz. Her gün 1 Mayıs her yer 1 Mayıs diyoruz. İşimiz, aşımız ve sağlığımız için söyleyecek çok şeyimiz var. Taleplerimizi ve hedeflerimizi 1 Mayıs’ta bir kere daha yan yana haykırıyoruz: Herkese aşı, herkese gelir desteği sağlansın, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarklar durdurulsun! Çalışırken hastalanan emekçiler için COVID-19 iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilsin! Kod 29 ve ücretsiz izin zulmüne son verilsin! Vergide adalet sağlansın ve artan oranlı vergi dilimi kaldırılsın! Tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge verilsin! Ek ödemeler taban aylığına yansıtılsın! Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın! İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, hukuksuz biçimde işten çıkarılan kamu emekçileri işlerine iade edilsin, çalışma süreleri azaltılsın! Doğa katili projelere, betona, savaşa, silahlanmaya, sermayeye değil aşıya ve sosyal desteklere ayrılsın! Zorunlu mallarda ve elektrik, su, doğalgaz, iletişim faturalarında dolaylı vergiler sıfırlansın, salgın süresince fatura borçları hazine tarafından karşılansın, borçlar faizsiz ertelensin! Örgütlenme, özgür toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın! İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa etkin şekilde uygulansın! Uluslararası Çalışma Örgütü’nün İşyerinde Şiddete Karşı 190 sayılı sözleşmesi onaylansın! 2020 yılı 1 Mayıs’ında ifade ettiğimiz gerçek, 2021’de çok daha net bir biçimde ortadadır. Felakete dönen bu düzen, baskılarla, yasaklarla, yalanlarla, sansürle, kışkırtılan ırkçılık ve ayrımcılıkla, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle, kısacası zulümle ayakta tutulmak istenmektedir. Bu felakete son vermek, insanlık için yeni bir başlangıç yapmak, eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu, kardeşçe, barış içerisinde yaşayacağımız yeni bir toplumsal düzen kurmak ellerimizdedir. Umudumuz birliğimizde, mücadelemizde ve dayanışmamızdadır!” (Haber Merkezi)