Saadet Partisi Çorum İl Başkanlığı’nın İl Divan Toplantısı, geçtiğimiz Cumartesi günü gerçekleştirildi. Buhara Kültür Merkezi’nde düzenlenen İl Divan Toplantısı’na Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fatih Aydın, İl Başkanı Faruk Cıdık, Merkez İlçe Başkanı Fatih Yıldıran ve çok sayıda partili katıldı. Toplantı için divan heyetini oluşturulmasının ardından bir açılış konuşması yapan Saadet Partisi Çorum İl Başkanı Faruk Cıdık, şeker gelen yüzde 67’lik zamma tepki göstererek, şeker fabrikalarının özelleştirilme sürecini anımsattı. O dönem düzenlenen mitinglerde Saadet Partisi olarak bu fabrikaların özelleştirilmemesi gerektiğini söylediklerini belirten Cıdık, “Buralar devletin elinde kalsın, üretime devam etsin en azından devlet kontrolünde olursa bugün bu karşılaştığımız tabloyla karşılaşmayacağımızı söylemiştik” ifadelerini kullandı. Konuşmasının devamında başta havaalanı olmak üzere Çorum’a yapılmayan yatırımlarla ilgili de konuşan Cıdık, iktidarın Çorum için bir şey yapmadığını söyledi. İl Başkanı Cıdık’ın ardından söz alan Genel Başkan Yardımcısı Fatih Aydın, “Bizim mücadelemiz şahıslarla değildir, bizim mücadelemiz partilerle de değildir. Bizim mücadelemiz var olan bugünkü bu sömürü düzenini, zulüm düzenini değiştirip yerine adil düzeni kurma mücadelesidir” dedi. Bugünkü sistemin insanı açlığa, fakirliğe ve yoksulluğa mahkûm bıraktığını söyleyen Aydın, “Bu sistem, gençlerimizi işsiz bırakıyor. Milli, manevi, ahlaki değerlerimizi yozlaştırıyor. Dolayısıyla bizim sistemimiz böyle olduktan sonra sistemin başındaki insan laik olsa ne olur milliyetçi olsa ne olur dindar olsa ne olur sonuç değişmeyecek ki bizim gencimiz işsiz kaldıktan sonra biz bankalara, rantiyecilere çalışmaya devam ettikten sonra ülkeyi yöneten kişi güzel Kuran’ı Kerim okusa ne olur okumasa ne olur. Tezgâhın, düzenin çivisi bozuk olduktan sonuç hiçbir zaman değişmeyecektir” şeklinde konuştu. Saadet Partisi olarak adaleti esas alan sistemin kuruluşu için mücadele ettiklerini belirten Aydın, “Çünkü biliyoruz ki bir insanın insanca yaşayabilmesi için onun yaşamış olduğu ülkede hakkın hâkim olması lazım. Adaletin tesis edilmesi lazım. Bir ülkede hak hâkim değilse adalet tesis edilememişse oradaki hiçbir kimse insanca yaşayamaz” dedi. (Taner ŞİMŞEK)