Dünya Gazeteciler Günü 10 Ocak; gazeteciler tutuklu!..
Adım başı pıtırak gibi ortalığı kaplayan,
“yandaş kalem” yazarlar iktidarın en kahraman savunucuları.
Seksenli yıllarda rahmetli Turgut Özal aşıklısı,
Daha sonra bir süre Cem Uzan sevdalısı,
Şimdilerde AKP’nin en kahraman savunucusu malum yazar,
Hem de 3 aralık Dünya Özürlüler Gününde,
Kasten yapıyor gibi,
CHP milletvekili Sayın Şafak Pavey’e, “hem özürlü hem CHP’ li” diyerek dil uzatmış köşe yazısında.
Ne demişler “ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz”.
First leydimiz gibi “Down sendromlu kişilerin” kimseye zararı olmadığını söylerken, keşke her engelli down sendromlu olsa” diyerek PES dedirtti.
Malum yazar, üstelik her devrin adamı olmayan, gerçek sanatçılar Tülay ve Açılay’ı da “gündemden düşmüş isimler” olarak adlandırmış. Artık yaptıkları kıl müzikleri ve 12 Eylül filmleri ile de ilgi uyandırmadıklarını vurgulamış.
Saraya gidip resim çerçevesinde olabilmek için boyunları kırılan, bir reklam filmi kapmak için neredeyse yerlere yatanlara ne demeli?
Bana göre asıl özürlü onlar.
İktidardan nemalanan yandaş basın bunları görmek istemiyor.
Ya da korkuyor;
Ülkemizin gerçek sahibi, satılık kalemleri olmayan gazeteciler gibi cezaevine girmekten.
Ne kötü!
Menfaat uğruna;
İnsanımızın birbirleri için bir anlam ifade etmediğini görmek!
Herkesi,
Her şeyi,
Her şekilde, kendine yonttuğunu bilmek,
Ne acı!
Devletin, milletin olanaklarını şahsi menfaatleri için kullanıldığını görmek,
Kahrediyor insanı!
Yazık!
Güzel yurdumun güzel insanlarına yazık!
Her Gününüz Güzel Olsun.