Cumhuriyet’te Olcay Büyüktaş’ın haberi: “İşçiye fonu yeter”…
Habere göre, İşsizlik Sigortası Fonu’nda 131 milyar lira birikmiş. 15 milyon işçiye üç ay süresince asgari ücret düzeyinde ödeme yapılmış olsa, 105 milyar lira yeterli oluyormuş. Yani işçinin kendi parası, virüs krizinin aşılmasını sağlayabiliyormuş.
Ama, haberin devamında, bu 131 milyarın 122 milyar liralık bölümünün devlet tahvillerine yatırıldığı bilgisi de var. Yani, o para yerinde durmuyor.
*
Şu günlerde herkesin birinci önceliği “hastalanmamak”…
İnsanlar mevsimsel gripten bile çok korkuyor. Öyle bir durumda, önce kendisinin psikolojisi bozuluyor çünkü…Acaba koronavirüs mü bulaştı, diye…Öyle olmasa bile, toplum içinde “cüzzamlı” muamelesi görüyor.
Zorunlu olmadıkça evden çıkmamak bunun için zorunlu.
Ama bir de çalışmak durumunda olanlar var. Üretim veya hizmetin devam etmesi gereken alanlar var.
*
Evde oturanlardan bir kısmının sorunu değil belki, ama önemli bir kısmının sorunu da, başta belirttiğimiz husus…
İşyerini kapatan esnaf nasıl geçinecek, yanında çalışanlara nasıl ücret ödeyecek?
İşletme sahibi, işçisini ücretsiz izine ayırmadan ya da işten çıkarmadan konumunu nasıl koruyacak?
Ücretsiz izin ya da işten çıkarma yoluyla zorunlu evde oturmaya mahkûm edilen işçi, evine nasıl ekmek alabilecek, zaruri ihtiyaçlarını nasıl karşılayacak?
*
Birinci öncelik “hayatta kalmak” ise, bu sorular da hemen paralelinde geliyor. Çünkü hayat devam ediyor, ihtiyaçlar tatil yapmıyor.
Ekonomik bakımdan alınan önlemler var da, ne kadar yeterli?
Gerçek olan şu ki, her kesimde büyük kaygı var.
Avrupa ülkelerinde gördüğümüz gibi, aslında “devlet böyle günler için” olmalı. Devletin güçlü biçimde insanlarına sahip çıkmasına toplumsal dayanışma da eklenince, tüm güçlüklerin üstesinden gelinebilir zira. Ama o büyük organizasyon eksikse, diğer çabalar ne yazık ki yetersiz kalmaya mahkûmdur.
*
İnsanlarımızın tamamı salgın riski nedeniyle kaygılı…
Özel sektörde ise, patronundan yöneticisine, çalışanına kadar herkesin kaygısı büyük.
Bu kaygıları giderecek, insanların içini rahatlatacak bir sesin beklendiğini bir kez daha hatırlatmak durumundayız.
Esas olan virüs kapmamak da, bunun devamını da unutmamak gerek.
