-4-

Mesela, bazı yarışmalarda mükâfat olarak öğrencilere Müze gezisi verilemez mi? Öğretmenler öğrencilerine müze ve arkeoloji dersi (ödevi) veremez mi? … gibi

28-Çorum ile ilgili her alanda -her konuda- anket çalışması yapılmalı. Bu hususta ben yardımcı olurum… Anket çok önemli bir delildir. Ve akla gelmedik fikirler ortaya çıkar.

9-Şiir - hikâye - roman - tiyatro yarışmaları yapılmalı. -Katılım Türkiye çapında olmayacak. Sadece Çorum veya bu havaliye ait komşularımız Çankırı - Amasya - Tokat – Yozgat - katılacak. Böyle olursa yakın komşularımızla kültür ve sanat ilişkisini geliştirmek imkânı doğar. Sanki Çorum kapalı kutu imiş gibi geliyor bana.

30-Yazın Boğazkale’ye yerli turizm tertip edilmeli. Şöyle ki. Yazın,

Tiyatro salonumuzun önünden cumartesi- pazar günleri rehberli otobüs- midibüs- minibüs kalkmalı… beli bir ücreti olmalı.. Kendi halkımız kendi yöresini arkeolojik değerini öğrensin.

Boğazkale’de aynı tarihteki gibi çift atlı Hitit arabaları olmalı… isteyen ayrı bir ücretle Boğazkaleyi- bu arabalara gezmeli….. Ki turistler için çok cazip olacağına kesinlikle eminim….

31-Dar- küçük- ve üçgen parseller birleşmeli. Siteler yapılmalı. Ve hepsinin bodrumu ve araba park yeri olmalı. Bütün caddeler sağlı sollu araba park yeri olmuş. Bunu önlemek lazım. Dünyada hiç bir şehir ve kasabada bulvarlara kimse park edemez. Bir saniye bile park edemez. Nitekim Gazi Caddesinde trafik sıkıntısı başladı.

32-Ana caddelerde bina dokuz katlı. Giriş kapısı 70- 80 cm. Dar bir koridor ile girişi var. Küçük bir asansör. Dar bir merdiven mazallah bir yangın çıksa millet o dar yerde sıkışır kalır. Birbirini ezer. Kaçamaz. Bu yanlıştır. Eskiler değil ama yeni binalar yapılırken… Üst kata çıkış arka sokaktan olmalı… Binaya giriş en az 1,5- 2 metre olmalı… Koridorlar merdivener geniş olmalı.. Asansörler -8 -10 kişilik olmalı…

33-Şehrimizin ve ilçelerimizin kütüphanelerinde tamamen Çorumlu şair- yazar- akademisyen- araştırmacı- yani kitap yazan her Çorumlunun kitapları ayrı bölümde. “Çorumlu yazarlar” diye bir araya getirilmeli..

Öğrenciler ve halk kendi şehrinin ilçesinin yazan çizen insanlarını orada görünce daha iyi netice verir diye düşünüyorum.

34-Belediye veya üniversite veya kent konseyi... Kent şuuru mevzuunda -kentlileşme mevzuunda –kentinin ressamını-- falan sanat dalında eser veren ustalarını- heykeltıraşlarını—şairlerini - yazarlarını--- romancı- hikayecilerini- varsa tiyatrocularını-- yani iki kelime ile formüle edelim…. Sanat ve kültür insanlarını tanımalı ve tanıtmalı….

Antoloji yapmalı.. – daha önce yapılmış örnekleri var. Bir kaç sene geçince yine yapılmalı.

35-Ulucaminin kuzey batı köşesinde Romalılardan kalma tarihî bir mermer taş var. Yarısı gömülmüş. Bunu müze müdürü ile görüşmek lâzım.

36-İnönü Caddesi- Gazi Caddesi- Osmancık Caddesi tek gidiş olmalı.

37-Azap Ahmet Caddesi—ve bunun gibi bazı caddeler. Caddesi gibi araba trafiğine kapatılmalı. Adam gibi çarşı görüntüsü olmalı.

38-Benim yaptığım iki tane taslak Hitit heykeli var. İlginizi çeker mi?

39-Büyük şehir olacaksak büyük düşünmeliyiz. Güzel bir şehir mimarisi yaratmalıyız. Halkımıza da bu ruhu aşılamalıyız. Çorum bizim, bu ülke hepimizin.

40-Çorum’da dört, beş tane mini ev, mini dükkân var. Cephesi 1.20- 1,50 metre ve iki katlı- tıpkı ayakkabıcılar arastası gibi bunlara el atılsa bunları turizme kazandırabilliriz. Çünkü turist kendi memleketinde olmayan enteresan şeyler görmek istiyor. Ayrıca son yıllarda yemek (gastronomi) olayı da Avrupalı turisti celbeden önemli bir faktördür. İki yıl evvel bir yarışmada Çorum birinci seçildi.

41-Halâ park ve çocuk bahçesi açığımız var. Spor sahası açığımız var. Milönü Askerlik Şubesi civarında çocuk bahçesi yok. Birçok boş arazi var. Diğer semtleri bilmiyorum. Meselâ, Yeniyol Mahallesi Muhtarı Seydi Demiray’ın sebep olduğu park ve bahçe gibi. Tahminim bütün muhtarlıklarda böyle çocuk bahçesi ihtiyacı vardır.

42-Tekrar ifade edeyim. Belediye çalışmıyor demiyorum. Kimseyi tenkit etmiyorum. Hepimizin maksadı Çorum için bir fayda yaratmak. Sayın Başkan dahil herkes çalışıyor. Ben gözüme takılan bazı şeyleri Sayın Başkana ve kamuoyuna hatırlatıyorum. Olabilecekler vardır, olamayacaklar vardır. Bunu da yetkililer bilir.

Mesela: 450 -500 metre kare yerde sekiz tane parsel var. Birleşsin adam gibi bir site yapılsın, diyoruz. Diyoruz ama anlaşamıyorlar. Birleşmiyorlar. Dar ve üçgen saçma bir ev yapıyorlar. Ya da orası öylece izbe bir şekilde durup duruyor. Büyük şehir olacaksak buna halkımız da katılacak. Aklen katılacak. Sanat ve estetik düşünce ile katılacak. İnatla… Aşırı menfaat gözeterek olmaz. Halkımız şunu bilmeli… en kötü yeni bina, şu günkü çirkin görüntüden yüz kat iyidir. Belediyenin mühendislerine mimarlarına güvenin. Şehrin içi dışı ortası kenarı köşesi güzel olsun. Parklar olsun. Bahçeler olsun. Şehir güzelleşsin… Torunlarınız çocuklarınız oynasın.. Daracık parsele köşk yapsan ne çıkar.                            

(SON)