*Allah dağına göre kış, adamına göre iş verir.

*Cahillere kral olmaktansa, alimlere köle olmak yeğdir.

*İlmiyle amil olmayan alim meyvesiz ağaca benzer.

*Hükümdarların iyisi bilginleri, alimlerin kötüsü hükümdarları ziyaret eder.

*Alimlerin ayağın çamuru bizim aş tacımızdır. (Yavuz Selim, Şeyhülislam’a Mısır seferinde söylemiştir.)

*Marifet iltifata tabidir. Müşterisiz mal zayidir.

*Müşterisiz mal hederdir, akıbeti kederdir.

*Allah her mahluku sudan yarattı. Kuşa kanat, tırtıla diş verdi. Kedilerin bir gün kanadı olsaydı, serçelerin nesli kesilirdi. Tırtılın kanadı olsaydı, ağaçlarda yaprak  kalmazdı. Demek ki ulu Allah her mahluka layık olanı verir.

*Ana-ata, önünden geçmek hata.

*Kadının birinci vazifesi ana olmak, neslin devamını sağlamaktır.

*Ana kucağı cennet ocağı.

*İyi vatandaş iyi annelerden olur.

*Duanın bedeli, ananın emeğine paha biçilemez.

*İyi arkadaş meleğe, kötü arkadaş şeytana götürür.

*Yarım hoca dinden, yarım doktor insanı candan eder.

*İnsanlar bir tarağın dişleri gibi eşittirler.

*Köy hayatı safaya, şehir hayatı cefaya dönüşmüştür. Apartmanlar insan deposu olmuştur.

*Ev alma komşu al. Apartman hayatında komşuluk ölmüştür. Buyurun cenaze namazına.

*Göz bedenin penceresidir. Göz kalbin kamerası, düşüncenin aslıdır. Çünkü gözler yalan söylemez.

*Kem sözden haset, kem gözden nazar eksik olmaz.

*Varlık iyi insanları fazilete, adi insanları ise rezalete sevkeder.

*Kendi çevresini ısıtmayan lamba, toplumu aydınlatamaz.

*Mum ışığı dibine düşmez.

*Dayak cennetten çıkmadır diyorlar, iyi olsaydı hiç cennetten çıkar mıydı? Demek ki kovulmuşsun, şeytan da öyle değil mi?

*Dayak bir nevi ceza şeklidir. Suçsuza hiç, herkese uygulanmaz. Zira, Ziya Paşa; “Nush (öğüt) ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir” demiş.

*Bir musibet bin nasihatten iyidir.

*İki günü eşit olan aldanmıştır. (Hadisi şerif)

*Yakutlar zaman içinde kazanılır, ama binlerce yakut bir saniyeyi geri getiremez. Vakit yakuttur. Yakut vakit değildir.

*Akıl insana verilen en büyük nimettir. Ama akılda diğer nimetler gibi mahluktur, yaratılmıştır. Yaratana muhtaçtır. Çünkü yaratıktır. Vahye dayanır. Akıl, beden, vahiy ruhtur. Akıl yanılır, vahiy asla yanılmaz. Onun için bir bilene sormalıdır.

*Akıl akıldan üstün, vahiy (Kur”’an’da) akıldan üstündür. Sakın aklına çok güvenme.

*Allah kuluna götürebileceği kadarını verir.

*Çiftçi yağmur ister, tuğlacı kurak, ikisine de muradını verek.

*Sana gezmek ne gerektir Semerkandı, Buharayı. Varsa taksim olan evrak bulur arayı arayı.

*Dağ ovanın süt anasıdır. Dağ ovvanın su testisidir.

*Yaş kesen baş keser.

*Ağaçlı köyü sel almaz. Ağaçlı köy havasız kalmaz.

*Acıkan doymam sanırmış.

*Açlık beyi köle eder.

*Açın halinden aç bilir, tok ne bilir.

*Başı baş yapan akıldır, akılsız baş boş kafadır.

*Köpek dövüldüğü, insan kovulduğu yeri çok özler.

*Akla gelmeyen başa gelir.

*Alim unutur, kalem unutmaz.

*Olacakla öleceğe çare olmaz.

*Kaza geliyorum demez. Kaza gelince feza zindan olur.

*Devenin ızdırabı eşeğin peşinden gitmektir.

*Eli işleyenin ağzı gevişler.

*Er emekli olursa, kadın-ev yemekli olur.

*At sahibinin altında kişner.

*Kaygısız başım ağrısız başım.

*Eşekten düşen gelsin, başına gelen gelsin.

*Çalış, çalış, çalış, uyumak için mezarda çok zamanın olacak.

*Falan öldü, filan öldü, bir gün derler Sinan öldü.

*Her gün ölet olsa eceli gelen ölür. 40 yıl kabir ölet olsa, yine eceli gelen ölür.

*Ölüm demez yiğit koca, gelir bir gün ya bir gece, eli kefenli bir yüce, soyar tenin demedim mi?

*Akacak kan damarda durmaz.

*Kusursuz dost arayan dostsuz kalır.                 

(SÜRECEK)