Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, son dönemde sıkça tartışılan bireysel başvuru hakkı ve verilen ihlal kararlarıyla ilgili konuştu. AYM’ de dün, Yüksek mahkemenin yeni üyesi Yılmaz Akçil’in yemin töreni vardı. Arslan, “Nihai yetki Anayasa Mahkemesi'ne verilmiştir ve kararlara uymamanın hiçbir yasal temeli yoktur.” dedi.

Toplantıda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Adalet Bakanı ve yargı bürokrasisi de hazır bulunurken, Yargıtay Başkanı katılmadı.

AYM Başkanı Sayın Zühtü Arslan’ın konuşması adeta bir hukuk dersi niteliğindeydi. Gerçekten cübbesinin hakkını veren bir konuşma olarak tarihe geçecektir. Ülkenin bugünkü hali düşünülürse, alkışlanmaya değer bir konuşmadır.

       MHP’nin Anayasa Mahkemesi’nin kapatılmasını istediği, hatta Devlet Bahçeli’nin AYM’yi “Bölücü ve terör örgütünün arka bahçesi” olarak nitelediği dönemde, devletin en üst kademesindekilerin törende bulunması, kuşkusuz anlamlıdır. Diğer yandan Yargıtay 3. Ceza dairesi Can Atalay davası konusunda, AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmuş ve aynı zamanda AYM’nin bu konuda verdiği hak ihlali kararına uymamıştı.

AYM Başkanının adeta balyoz gibi inen sözcükleri vardı, tarihe not düşmek açısından altı çizilmelidir. “Biz her türlü davaya bakıyoruz. İnsanların siyasi görüşüne, felsefi tercihine, dini inancına, mezhebine ve etnik kökenine ve kimliğine bakmaksızın sadece dosyayı inceliyoruz. Biz bu cübbeyi adalet için giyiyoruz…” dedi.

***

AYM Başkanı Sayın Zühtü Arslan’ın Derviş ve Kuşun Mahkemesi Hikâyesi her şeyin özeti gibiydi.

Bir gün yaralı bir kuş Hz. Süleyman’a gelerek kanadını bir dervişin kırdığını söyler. Hz. Süleyman dervişi huzuruna çağırtır ve sorar: “Bu kuş senden şikâyetçi, neden kanadını kırdın?”

Derviş: “Sultanım, kuşu avlamak istedim. Önce kaçmadı, yaklaştım yine kaçmadı. Teslim olacağını düşünüp atladım. Yakalayacağım esnada kanadı kırıldı”

Hz. Süleyman: “Bak, bu adam haklı, neden kaçmadın? O sinsice yaklaşmamış, hakkını savunabilirdin. Şimdi kanadım kırıldı diye şikâyet ediyorsun”

Kuş: “Onu derviş kıyafetinde gördüğüm için kaçmadım. Avcı olsa hemen kaçardım. Derviş olmuş birinden bana zarar gelmez, diye düşündüm.”

Hz. Süleyman bu savunma karşısında; “Kuş haklı, hemen dervişin kolunu kırın” diye emreder.

Ancak bu emre kuş itiraz eder: “Efendim, sakın böyle bir ceza vermeyin”

Hz. Süleyman; “Neden” diye sorar.

Kuş nedenini şöyle açıklar: “Efendim, dervişin kolunu kırarsanız, kolu iyileşince yine aynı şeyi yapar. Siz en iyisi bunun üzerindeki derviş cübbesini çıkartın. Çıkarın ki, benim gibi kuşlar bundan sonra buna bakıp, derviş sanıp aldanmasın.”

AYM Başkanı eksiksiz bir hukuk dersi verdi. Dersi ne kadar öğrendiğimizi ve anladığımızı AYM kararlarına ve AİHM kararlarına uyup, uymamakla göstereceğiz.