Ancak, bu şansın ne kadar doğru değerlendirilebildiği tartışılabilir. Zira, Boğazkale’ye gelen turist sayısı giderek azalıyor. Bu yıl ise, pandemi nedeniyle turizm hareketi neredeyse sıfıra indi. İlçedeki turistik tesisler de birer birer kapandı. Ama neyse ki, Boğazkale’de Aşıkoğlu Ailesi ve bu ailenin günümüzdeki atak, girişimci, dost canlısı, memleket ve turizm aşığı temsilcisi Cengiz Aşıkoğlu var. En zor günlerde bile Aşıkoğlu Otel, Boğazkale’nin yerli-yabancı konuklarına hizmet vermeye devam ediyor. Hele de Cengiz Aşıkoğlu’nun 25 yıl önce yaptığı bir hizmet var ki, Boğazkalelilerin bile çoğu bilmez. Hattuşa örenyerinde bulunan, Hititler’in günümüzden 3.500 yıl önce su içtikleri çeşmeyi, tarihi lülesini bularak ve uzaklarda kaybolmuş suyu bulup getirerek, 25 yıl önce Cengiz Aşıkoğlu yeniden hizmete sunmuştu. Şimdi, tarihi başkenti gezen yerli-yabancı turistler, Hititler’in suyunu, Hititler’in çeşmesinden içme şansını yakalıyorlar. Cengiz Aşıkoğlu’nun bir özelliği de, Türkiye’nin dört bir yanından binlerce samimi dosta sahip oluşu. Örneğin, Halikarnas balıkçısı’nın manevi oğlu, gazeteci-yazar Şadan Gökovalı, “Masalsı Türkiye” kitabında, Cengiz Aşıkoğlu’ndan şöyle söz ediyor: “Çorum’un Boğazkale ilçesindeki Hitit Başkenti Hattuşa’ya varmak için sabırsızlık içindeyiz. Derken varıyoruz Hattuşa’ya. Turizmci dostumuz Cengiz Aşıkoğlu’yla karşılaşıp kucaklaşıyoruz. Yıllarca yolumu gözleyen ören bekçisi Abidin emekli olmuş.” (Haber Merkezi)