Artık mazeret yok

Abone Ol

4’te 4’le başladığı şampiyonluk yarışında, 4 haftalık da galibiyet özleminin ardından Manisa FK’yı 3-1 yenerek kendine gelen Arca Çorum FK için kritik haftalar yeniden başlıyor. Milli aranın ardından maraton Çorum FK adına Cumartesi günkü Hatayspor maçıyla birlikte kaldığı yerden devam edecek.

Hatayspor’un ligdeki konumu itibariyle farklı bir galibiyet beklentisi sezinliyorum. Ama, o kadar kolay olacağını düşünmüyorum. O yüzden işi sıkı tutmak gerektiğini sanırım tekrar tekrar hatırlatmaya gerek yok. İlk milli ara, Çorum FK’ya yaramamıştı. 4’te 4’le girilen milli ara dönüşü sadece 1 galibiyet alabildi takım ve bunun neticesinde hem idari birimde, hem de teknik ekipte değişiklikler oldu.

Önceki yazımda, Oğuzhan Yalçın’ın ekibinin tasfiye edildiği yönünde bir görüntü olduğunu yazmıştım. Geldiğimiz noktada yanılmadığımı görüyorum. En son, antrenör kadrosunda yer alan Hüseyin Eğer ayrıldı! Aslında beklediğim bir şeydi. Çağdaş Çavuş’un takımın başında ilk kez yer aldığı Serikspor maçında Hüseyin Eğer’i tribünde görünce bu intiba uyandı bende. Çağdaş Hoca Serikspor maçına 1 antrenmanla çıktı. Haliyle takımı tanımıyor, bu normal. Normal olmayan, hazırlık kampından beri takımla birlikte olan, maçta Çağdaş Hoca’nın arkasına dönünce bir şeyler sorabileceği tek isim durumundaki Hüseyin Eğer’in tribünde olmasıydı. Takımla ilgili bilgi alabileceğin tek adamı tribüne çıkartıyorsan Çağdaş Hoca, hiç kusura bakma sen önyargılı gelmişsin ya da adamcılık yapıyorsun. Sonraki süreç de bunu doğruluyor zaten. Hiç kimse, durup dururken, hele de Çorum FK gibi şampiyonluğa oynayan bir takımdan ayrılmaz. Eğer ayrılıyorsa, ya aklından zoru vardır, ya da ciddi bir mobbinge maruz kalmıştır. Ben ikinci şık olduğunu düşünüyorum.

Geldiğimiz noktada, teknik heyet ve idari kadroda Çorumlu kalmadı gibi. Zaten Çorum’da adam kalmadığı için kulüp genel müdürü de, sportif direktör de, CEO da dışarıdan geldi! Mevcut altyapı modelinde futbolcu da çıkmayacağı için, artık yerli bir takımımız olmayacak bu gidişle. Çorumlu yöneticiler de istifa etsin, tam olsun bari.

Burada, TÜFAD’a da sesleniyorum: Şimdi gidip Çağdaş Hoca’ya hayırlı olsun ziyaretinde bulunabilirsiniz! Ha, bu saatten sonra, Çorum FK’da neden Çorumlu antrenör yok diyenin alnını karışlarım.

Çorum sporuna 30 yılını vermiş biri olarak, tüm bu olanlara gerçekten üzülüyorum. Süper Lig’de takımımız olacak ama antrenörümüz olmayacak, klasmanda düdük çalacak hakemimiz zaten yok. Sonra spor kenti olmaktan bahsedeceğiz. Geçin bunları. Yıllardır daha iki sahaya tuvalet yapmayı beceremedik, spor kentinden bahsediyoruz. İtfaiye sahalarına bir gidin, görün. Gerçekten ayıp artık ya!

Neyse, konuyu daha fazla dağıtmadan tekrar Çorum FK’ya dönelim. Umarım Çağdaş Hoca’nın dediği gibi, milli arayı iyi geçirmişlerdir. Daha takımı bile tam olarak tanımazken, 4 gün izin verdikten sonra Çağdaş Hoca’nın bu saatten sonra başarılı olmaktan başka yolu yok. Hele mazereti hiç yok. Şampiyonluk yarışının yavaş yavaş şekillenmeye başladığı haftalarda, bir 4 maçlık kötü periyodu daha kaldırmaz bu takım.

Son olarak, kulübün sahiplerine ve yönetenlerine seslenmek istiyorum. Belli ki Çorum’un yapısını bilmiyorsunuz. 1980 olaylarının yaralarının sarılmasında, Çorum’un tek ortak paydası olan Çorumspor’un etkisi tahmin edemeyeceğiniz kadar büyüktü. Dr. Turhan Kılıçcıoğlu Stadı, her görüşten insanların bir araya geldiği, Çorumluları kaynaştıran harcın karıldığı tek yerdi. Bu yüzden, Çorum FK ile Çorum etle kemik gibidir. Siz olmasanız da bu takım bu şehre lazım. Sizler belki yarın olmayacaksınız ama biz hancıyız. Bu yüzden, alacağınız her kararda, atacağınız her adımda kılı kırk yarmak zorundasınız. Bu kulüpte Çorumlular olmak zorunda. Çorum FK, bir Malatyaspor, bir Adana Demirspor, bir Denizlispor gibi olmasın. Geride bir enkaz bırakmayın. Kulübün yasal sahibi olabilirsiniz ama bu kulübün Çorumluların olduğunu aklınızdan çıkartmayın.